Bugün, 29 Nisan 2024 Pazartesi

SAMSUN`A 4 KOLDAN KATLİAM

SAMSUN`A 4 KOLDAN KATLİAM

STK`lar, Samsun`a 4 koldan termik santral yağmuruna tepkili.

Samsun`da çevre ve enerji üzerine söz sahibi olan STK`lar Samsun`da kurulması planlanan toplan 70 termik santrale tepki gösterdiler ve "Yatırım yok santral var. Mantık bu" dedi.

 SAMSEV, TEMA, EMO, ESM ve Türk Enerji-Sen`in Samsun`da ki sözcüleri, Terme başta olmak üzere tüm kentte kurulması planlanan termik santrallere karşı olduklarını belirttiler. STK temsilcileri, "Samsun ve Samsun halkı adeta sahipsizliğini bir kez daha göstermiştir" dedi.

 SAMSEV Başkanı Araboğlu, "Samsun tarım ve turizm kenti ise en verimli arazilerimize bu santrallerin kurulmasını anlamak mümkün değil" derken, TEMA Samsun Şube Başkanı Sönmez ise, "5403 sayılı toprak yasamızın bir an önce yürürlüğe konulması gerekiyor" dedi. EMO Samsun Şube Başkanı Özdağ, "ülkemizin en verimli ovalarına sahip olan Orta Karadeniz Bölgesinde tamamen özel sektörün kar inisiyatifini dikkate alan enerji politikalarıyla kurulması planlanan termik santrallerinde derhal vazgeçilmeli" dedi. ESM Samsun Şube Başkanı Erdoğan, "Hükümet, birkaç yandaş işadamına rant sağlamak adına Samsun ve Samsun halkını kurban ediyor" derken, Türk Enerji-Sen Orta Karadeniz Şube Başkanı Demir, "Samsun`un adı artık maalesef tarım, turizm ve sağlıklar değil termik santrallerle anılmaya başladı" diye konuştu. 

 İNATTAN VAZGEÇİLMEZSE YAŞAM ALANLARI YOK OLUR

Samsun`un enerji ihtiyacı olup olmadığının tartışılması gerektiğini ifade eden SAMSEV Başkanı Rüştü Araboğlu,

"Öncelikle kentimizde enerjiye kent olarak ihtiyacımız hangi seviyede onu sormak lazım. Enerjiye genelde tabii ki ihtiyaç var. Ama verimli topraklara yapılması yanlış. Bir de Samsun olarak turizm ya da tarım kenti olup olmadığımız sorgulanmalı. Şayet tarım ve turizm kenti isek en verimli arazilerimize bu santrallerin kurulmasını anlamıyorum. Geçmişte bu yatırımlara karşı Samsun halkı büyük bir mücadele örneği sergileyerek fuel-oil ile çalışan termik santralin kurulmasına izin vermemek için dirdendi. Şimdi de bu santrallerin kurulup kurulmaması için halkımıza soralım. Çıkacak sonuca ise tüm kent olarak kabul edelim. Ancak eminim ki, insan sağlığına zarar verecek olan bu yatırıma hiç kimse evet demez .Terme`de her ÇED raporu toplantısında olaylar çıkmasına rağmen hala orada kurulması planlanan termik santral için geri adım atılmadı. Özellikle Terme`de iktidar partisinin belediye başkanı her platformda `termik santral kurulmasına izin vermeyeceğim` demesine rağmen bu inat niye. Samsun coğrafyası bu kadar verimli toprak ve kullanılabilir suya sahip olan bir kent. Şayet bu inattan vaz geçilmezse hepsi yok olacak" diye konuştu.

 5403 SAYILI YASA BİR AN ÖNCE YÜRÜRLÜĞE GİRMELİ

5403 sayılı toprak yasası olduğunu ve bu yasa ile tarım alanları ve doğaları korunan toprakların koruma altına alındığını ifade eden TEMA Samsun Şube Başkanı Ömer Faruk Sönmez,

"Samsun`da 5403 sayılı toprak yasası için çok mücadele ettik. İlgili hükümler uygulanmaya alınmalı. Biz her zaman ifade ettiğimiz gibi toprak ve sanayi alanları net bir şekilde kent içinde belirlenmeli. Tarım arazilerine ve onların olduğu bölgelere bu tip yatırımları yapmak, topraklar ve insanlar açısından sağlıklı değil. Bu yatırımlar toprak yasasına uyumlu olarak düzenlenmeli. Özellikle Terme bölgemizde ki verimli topraklara, toprak yasası uygulanması ile SİT alanı içine girmesi sağlanmalı. Bu termik santralin yapılmaması için yüzlerce neden var, ancak yapılması için bir tek neden bulamazsınız. Yasanın bir an önce hayata geçmesi ve bu doğa düşmanı termik santralin yapılmaması için 5403 sayılı yasanın bir an önce yürürlüğe sokulması lazım. Bunun içindetüm STK`ları göreve davet ediyorum" şeklinde konuştu. 

 

TERMİK SANTRALLERDEN DERHAL VAZ GEÇİLMELİ
Samsun-Terme termik enerji santralleri raporunu hazırlayarak 2 Aralık 2014 tarihinde Samsun Valisi İbrahim Şahin’e takdim ettiklerini belirten Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) Samsun Şube Başkanı Mehmet Özdağ,

"Hazırladığımız raporda Ağustos 2014 verilerine göre elektrik enerjisinde ithal kaynak bağımlılığımız yüzde 57 düzeyindeyken, bu oranın bu gün yüzde 70’ler düzeyine tırmanmıştır. Samsun-Terme sahil şeridinde, termik kapasite olarak 2 bin 300 MW mevcut kurulu kapasiteye ilave olarak bin 100 MW lisans aşamasında. Bunlara birde halen faal durumda olan çimento-demir çelik, azot-bakır gibi sanayi kuruluşları ve faaliyetleri eklendiğinde bölgemizdeki toplam kirlilik tüm yaşamı tehdit eder boyuta gelecek. Yenilenebilir enerji kaynakları kapsamında rüzgar potansiyeli yüksek, ülkemizin en verimli ovalarına sahip olan Orta Karadeniz Bölgesinde tamamen özel sektörün kar inisiyatifini dikkate alan enerji politikalarıyla kurulan ya da kurulması planlanan çevre ve insan sağlığı açısında büyük riskler taşıyan termik santralardan derhal vazgeçilmelidir" ifadelerinde bulundu.

 YANDAŞA RANT SAĞLAMAK İÇİN SAĞLIĞIMIZ HİÇE SAYILDI

Enerji, Sanayi ve Maden Kamu Emekçileri Sendikası (ESM) Samsun Şube Başkanı Müfik Veysel Erdoğan, yapılması planlanan termik santrallerin hükümete yakın işadamlarına rant sağlamak adına yaşamların katledilmesi anlamı taşıdığını öne sürdü.

Erdoğan, "Türkiye`nin enerji ihtiyacını karşılamak adına bir çoğu sektörle ilgisi olmayan şahıs veya tüzel kişiliğe hükümet tarafından binlerce elektrik üretim lisansı verildi. Bu elektrik lisanslarının büyük bir bölümü ithal kaynaklarla elektrik üretimi yapılmasına dayalı olup, santrallerin yapılacağı yerlerin bir çoğu ise tarım alanları ya da insanların yaşam alanlarıdır. Hükümet bu santrallerin kurulacağı yerleri tarım alanı, turizm alanı veya bizzat insanların yaşam alanı olup olmadığına bakmaksızın, sadece yandaşlarına milyon dolarlık rantlar sağlamak adına bu lisansları dağıttı. Samsun bu kirli enerji yatırımlarından payına en fazla düşen şehirlerden biridir. Türkiye`de bir çok şehir, siyasetçisiyle, belediye başkanlarıyla bu kirli yatırımları kovalarken, bizim iktidar partisi milltevekilleri ve belediye başkanları bu yatırımların Samsun`a gelmesi için özel çaba sarf ettiler. Aslında iktidar partisinin enerji politikası, Samsun`un sahipsiz olduğunun göstergesidir" dedi. 

 BUNA DAVETİYE ÇIKARANLAR İLGİLİ HASTANELERİDE YAPMALI

Erdoğan, "Bunların ikisi bir arada olunca, birkaç yandaş işadamına rant sağlamak adına Samsun ve Samsun halkı kurban edilmektedir. Eğer bu tehlikenin farkına varmakta gecikir ve bu kirli enerji yatırımlarının ovalarımız ile yaşam alanlarının ortasına kurulmasını engelleyemezsek, Samsun kanser ve akciğer hastalarıyla dolu bir kent olacaktır. Bu kirli enerji yatırımlarına davetiye çıkartanlar, Samsun`a da bir bölge Onkoloji Hastanesi ve Sanatoryum Hastanesi yapılmasınıda ihmal etmemişlerdir" diye konuştu.

SAMSUN`UN ADI TARIM, TURİZM İLE ANILMIYOR
Samsun`un adının artık tarım, turizm ve sağlık ile değil termik santral ile anılmaya başladığını söyleyen Türk Enerji-Sen Orta Karadeniz Şube Başkanı Şuayip Deniz Demir,

"2008 yılı Mayıs ayında Terme yöresindeki muhtarlarla bir araya gelmiştik. Doğalgaz, kömür ya da atık yağ ile çalışan da bu tür santraller Çarşamba Ovası üzerine kurulursa yörede tarımın biteceğini ve muhtemel astım ve kanser vakalarının artacağını muhtarlara söylemiştik. Aslında burada tartışılması gereken konu şu an işletilen 6 santrale rağmen, santrallerden çıkacak zehirli gazların rüzgarla taşınarak denizden 120 metre yükseklikte bulunan ve Samsun ilinin içmesuyunu karşılayan Çakmak Barajında etkisi olmalı. Gazetelerde, internet sitelerinde, köylerde, mahallelerde sürekli poz veren, konu ile ilgili demeç veren bazı milletvekillerimizin, yaşanan bu ihanet karşısında olmaması çok manidardır" şeklinde konuştu.