Organik fındık üreticileri, açıklanan tarımsal destek kararını değerlendirmek üzere toplandı. Bu güne kadar her yıl artarak verilen organik tarım desteğinin 2019 yılı için neredeyse yüzde 65 oranında azaltılması, organik fındık üreticilerini hayal kırıklığına uğrattı. Bu desteğin, kullanılan bazı girdilerde can suyu olduğunu ve kendilerine ilaç gibi geldiğini belirten üreticiler, bunun nedenini merak ettiklerini ve bunu bilmeye haklarının olduğunu belirttiler.
Organik fındık üreticileri birliği başkanı Mithat Türkyılmaz, “Bu konunun takipçisi olduğunu ve Tarım Bakanlığı yetkilileri ile görüşerek üreticilerimizin mağduriyetini anlatacağını” dedi.
Mithat Türkyılmaz sözlerine şöyle devam etti.
“ Bu tarımsal destek kararı, tarımın bütün kesimlerini desteklemiştir. Ancak, organik tarım ve iyi tarımı kösteklemiştir. Bu güne kadar her yıl ortalama yüzde yirmi artırılarak verilen organik fındık desteği, ne oldu da yüzde altmışbeş düşürüldü. Şaka gibi bir karar… Tabi ki organik fındık üretiminin bundan çok etkileneceği açıktır. Ancak ben bunun bir nedeninin olması gerektiğini düşünüyorum. Örneğin, organik fındıkta alan bazlı destek yerine üretime destek verilebilir mi? Veya Toprak Mahsulleri Ofisi organik fındık için taban fiyat vererek organik fındık alımı yapabilir mi? Aklımıza gelen bu iki fikir bile çok önemlidir ve alan bazlı destekten daha önemli desteklerdir. Umarım Tarım Bakanlığımızın yetkilileri bu şekilde düşünüyorlardır. Bunun aksini düşünüyorlarsa, üreticilerimiz buna çok üzülürler ve organik fındık üretiminden vazgeçebilirler.
Belirtmek isterim ki sadece organik fındık değil, bütün organik üretimler çok ciddi desteğe muhtaçtır. Organik tarımın öncülüğünü yapan bütün ülkelerde yapılacak bir incelemede, üretim maliyetinin yaklaşık üçte birinin destek olarak üreticilere verildiği görülecektir.
Onlar kendi üreticilerini azami şekilde desteklemeyi düşünürlerken bizim başka hayallerimiz vardı. Çevre ve insan sağlığını önceleyen bir üretim, hem ülkemiz ve hem de üreticimizin daha çok kazanması, organik fındık talebine her zaman hazır olmak, fındığa dayalı gıda üretiminde organik fındığın ön plana çıkarılması, organik fındık borsasının ülkemizde oluşması gibi birçok idealist ve milli düşünceler bizim temel amaçlarımız idi.
Sözlerimin başında da belirttiğim gibi, bu işin takipçisi olacağım. Bizi yönetenler, fındığın ülkemize en fazla tarımsal döviz girdisi sağladığını bilmiyorlar mı? Tabi ki biliyorlar. Hatta biz organik fındık üreticileri olarak şunu da biliyoruz ki organik fındık üretimi ve ihracatı, döviz girdisini en az yüzde on artıran bir alternatif üretimdir. Bunu da idarecilerimize anlatacak ve ülkemizin ekonomisine kazandırdığımız bu yüzde on farkın, hiç olmazsa yarısının, ürününü organik olarak satan fındık üreticilerine destek olarak geri verilmesini talep edeceğiz. Karar idarecilerimizin. Verirlerse işimize daha sıkı sarılır üretimimizi ve üretim kalitemizi daha da artırırız. Hem biz ve hem de ülkemiz daha çok kazanır. Biz organik fındık üreticileri hep iyi niyetli düşündük. Umarım Bakanlığımızın yetkilileri de bizim bu iyi niyetimizi anlarlar.
Endişeniz olmasın, bugün burada yaptığımız istişarelerden çıkan sonucu, anlaşılır bir rapor halinde ve özetle Bakanlığımızın ilgili birimine ileteceğim. Oradan aldığım bilgileri de, en kısa sürede yapacağımız ikinci bir toplantıda size ileteceğim.” dedi.
Hbr: Murat KILIÇ
