Bu güne kadar roman, hikâye ve tiyatro dallarında 40'a yakın esere imza atan yazar bu sefer de 'AmazonİkA' adlı eserini okuyucusuyla buluşturdu.
Özen, “Amazonlardan günümüze 4000 yıl geçti. Bilinmelidir ki, Amazon mitosunu asla Türk mitosu kabul etmiyoruz. Soy kütüğü yönüyle Amazonlar Türk değildi. Bu eser, tarafsız olarak okunduğunda onların kim olduğu bilinecektir. Biz, Amazonların Terme'de yaşamadığını savunamayız. Terme toprağında bir zamanlar onlar da yaşamıştır dememizde hiçbir beis de yoktur. Böyle demekle ne dinimizi, ne ahlakımızı, ne örfümüzü, ne gelenek ve göreneklerimizi, ne ülkemizi, ne de Terme'yi kaybederiz.
Amazonlar, tarihin karanlık bir döneminde dünyanın birçok yerinde yaşadıkları gibi Terme'de de yaşadıklarını kabullenmek veya kabullenmemek, bu topraklarda ‘Yaşamışlardır, yaşamamışlardır’ demek kime, ne kazandırır?
Batılı belge ve kaynaklardan onların, tarihin karanlık bir döneminde Terme topraklarında yaşadıklarını öğrenmemizde ve bu konuda mitos üretip sanat ve edebiyat yapmamızda sakınca olmayacağı görüşündeyim. Bu görüşten hareketle Amazonlar, Terme'nin hem turizmine katkı, hem de sanat ve edebiyatın mitos ve efsane konularına kaynaklık edecek eser yazmaya hevesli yazarlarımıza bir ışık tutacaktır kanaatini taşımaktayım.
Bazılarının zannedeceği gibi bu eser; ısmarlama bir eser değildir. 2002 yılında Milli Eğitim Bakanlığı tarafından yayınlanan 'Amazonların Yürek Şöleni' adlı eserimden sonra yazdığım 'AmazonİkA' adlı bu manzum eserim, Amazonların yaşam tarzlarını, inançlarını ve aile düzenlerini tanıtmak için antik çağda yaşayan İyonyalı Homeros'un kaleme aldığı İlyada Destanı niteliğinde doyurucu bilgiler veren çağdaş bir Themiskyra İlyadası'dır.
Bu eseri okumadan hiç kimse peşin bir karar vermemeli, okuyup Amazon mitosunda hayat tarzlarını, inançlarını ve soylarının nereden, nasıl geldiğini öğrendikten sonra değerlendirirse aranan gerçeğin çekirdeğini bulacaklardır kanaatindeyim” dedi.
