Bugün, 29 Mart 2024 Cuma

Zeki ORDU


2x4= FEN LİSESİ


Herkesin ilgi alanı aynı olmadığı gibi meziyetleri de aynı değildir. Siz bir şeyi çok sevebilirsiniz. Sevgi ilgiyi artırır. Zamanla ilgi sahanız içinde kendinizi yetiştirirsiniz.

Romanı, şiiri, sporu çok sevmek ve çok ilgilenmek iyi bir yazar, iyi bir şair iyi bir sporcu olma manasına da gelmez. Zaten şart da değildir. Sizin ilginiz başkalarına yardımcı olur ve başkalarına rehberlik etmenizi sağlar.

Bilgi sahi olmakla, malumatfuruşluk arasında çok büyük fark vardır. Şayet bilgi sistemli şekilde edinilmişse kalıcı ve faydalı olur.


Ülkemizdeki okullarda muhtelif sahalarda eğitim verilmektedir. Herkes kendi kapasitesi kadarını alır. Eskilerin müktesebat dedikleri bu durum kişiden kişiye farklılık göstermektedir.


Ülkemizin coğrafi, sosyolojik ve tarihi yapısı göz önüne alındığında; dil, din ve tarih bir adım öne geçer. Çünkü ülkenin ekseriyeti Türkçe konuşur, İslam dinine mensuptur ve ortak bir geçmişi yani tarihi vardır. Bu açıdan bakılınca bazı temel bilgiler ilkokuldan başlar ve lise seviyesine kadar devam eder.


Dil, özellikle Türkçe bu ülke için çok mühimdir. Zaten dil olmazsa diğerleri kadük kalır. Siz ne olduğunuzu ifade edemezseniz veya yapılan açıklamaları anlayamazsanız, ne yaptığınızın kıymeti olmaz.


Bir yazı için bu kadar mukaddime biraz fazla olsa da, yaşamış olduğum bazı esef verici durumlar böyle bir girişi mecbur kıldı.


Adet olduğu üzere okullar yıl içinde birçok sosyal faaliyetler yaparlar. Okul geceleri, mezuniyet törenleri, belirli gün ve haftaların ehemmiyetine binaen yapılan çalışmalar, şiir şölenleri ve yarışmaları bunlar zümresindendir. Bunlar arasında bazı okullar gazete ve dergi gibi çalışmalar yaparlar.


Bu sene biz (söğütlü Ortaokulu adına) bir dergi çıkaralım istedik. Hedefimiz Karadeniz bölgesinde olup denize sahili olan illerden birer adet öğrenci yazısını dergimizde cem edip, uzak illerdeki öğrencilerin kültürel olarak kaynamasını sağlamasına katkıda bulunmaktı.


Düzce, Zonguldak, Kastamonu, Sinop, Samsun, Ordu, Giresun, Trabzon, Rize ve Artvin illerinden bazı okulları arayıp meramımızı anlattık ve isteğimizi bildirdik. Bu illerin on tanesini ziyaret edip okul idarecileriyle konuştuk.
Tamamına ?yakınından? müspet cevaplar aldık. Ancak Fen Liseleri istisna.


Evet Fen Liseleri istisna.


Kendilerini ayrı bir yere koyan bu okulların idarecilerinden aldığımız cevaplar kısaca şöyleydi. ?Biz Fen Lisesiyiz, öğrencilerimiz bu işlerle ilgilenmez.


Hangi işlerle ilgilenirsiniz efendim?


Mesela 2x3 kaç eder?


Anadolu Liseleri, Meslek Liseleri hangi işlerle ilgilenir?


Fen Liselerinden mezun olan öğrenciler ileriki senelerde bir çiçeği koklarken ne hissedecek? Bu çiçeğin dikildiği bahçenin alanı 15 metrekare daha fazla olsa, haftalık sulama miktarı 26 litre daha fazla olsaydı çiçekler daha iyi mi kokar diyeceklerdi.


Biz bu hesaplamalardan bir şey anlamayız. Ancak nerede biterse bitsin gülün kokusu hep aynıdır bizce. Hele o kokuyu bir defa soluduk mu bir daha gül açmasa bile biz o kokuyu unutmayız. Çünkü bizim duyu organlarımız rakamlarla koku almaz.


Biz kokuyu gönlümüzle alırız.


Biliyorum Fen Liseliler kafanız karıştı. Olsun biz uyaralım yine de. Çünkü ?Gönlün denklemi yoktur.?


O nasıl bir şey mi?


Matematikçi veya Fizikçinize sorun.