Bugün, 27 Nisan 2024 Cumartesi

B.Rahmi ÖZEN


AKİF ve ÇANAKKALE ŞEHİTLERİ

AKİF ve ÇANAKKALE ŞEHİTLERİ


            Merhum Akif'in, "Çanakkale Şehitlerine" adlı şiiri; Asım bölümünün sonuna doğru Hocazade'nin dilinden terennüm ettiği lirik ve epik bir manzum destandır. Dünyada eşi, benzeri görülmemiş müthiş bir savaş sahnesinin tasviriyle başlayan bu ünlü şiirde, düşmanın sayıca çokluğu ve bir araya gelmiş milletlerin ve kavimlerin çeşitliliği karşısında Mehmetçiğin kahramanlığı adeta devleşir.

Şu Boğaz harbi nedir, var mı ki dünyada eşi?
En kisif orduların yükleniyor dördü beşi
Tepeden yol bularak geçmek için Marmara'ya
Kaç donanmayla sarılmış ufacık bir Karaya
...
Eski Dünya, Yeni Dünya¸bütün akvam-ı beşer
Kaynıyor kum gibi mahşer mi hakikat mahşer
Yedi iklimi cihanın duruyor karşında
Ostralya'yla beraber bakıyorsun Kanada
Çehreler başka, lisanlar, deriler, rengârenk
Sade bir hadise var ortada; Vahşetler denk

Bir roman tekniğiyle şiirde Batı'nın yirminci asırda medeniyet adına yaptığı zulüm ve işkence tabloları çizilir.

Ah o yirmi asır yok mu, mahlûk-ı asil
Ne kadar gözdesi varsa hakkiyle sefil

Maske yırtılmasa hala bize afetti o yüz…
Medeniyet denilen kahpe, hakikat yüzsüz.

Öteden saikalar parçalıyor afakı
Beriden zelzeleler kaldırıyor âmâkı.
Nihayet, bu savaş sahnelerinin asıl kahramanlarına sıra gelir.

Bomba şimşekleri beyninden inip her siperin
Sönüyor göğsünün üstünde o arslan neferin 
Ölüm indirmede gökler, ölü püskürmede yer
O ne müthiş tipidir; Savrulur enkaz-ı beşer
Kafa, göz, gövde, bacak, kol çene, parmak, el, ayak
Boşanır sırtlara, vadilere sağnak sağnak

Akif, şiirdeki kahramanların imanını, idealini, iradesini, gücünü ve bu gücün ilahi kaynağını tasvir ettikten sonra, ustalıkla şahadet faslına gelir.

Top, tüfekten daha sık, gülle yağan mermiler
Kahraman orduyu seyret ki; bu tehdide güler!
Ne çelik tabyalar ister, ne siner hasmından
Alınır kal'a mıdır, göğsündeki kat kat iman?

Şair, şiirinin bu kısmında sanatının bütün ustalığını gösterir, harikulade mukayeseler ve teşbihler yapar. Yaptığı sanat oyunlarıyla zaten yüce olan şehit ve şehitlik yüceltilir. Bunlardan birkaçını burada zikretmek istiyorum.

Şüheda gövdesi baksana, dağlar taşlar
"O rükû olmasa, dünyada eğilmez başlar."

Rükû; Cenab-ı Rabbü'l-âlemin'in huzurunda baş eğmek ve Yüceler Yücesine teslimiyet göstermektir. Merhum Akif, bu şiirinde bize bir kahraman portresi çizer ki, o kahraman asker, Allah'ın haricinde hiçbir şeye baş eğmiyor ve hiçbir kuvvet karşısında kendini ezdirmiyor.