Bugün, 27 Nisan 2024 Cumartesi

Yılmaz İMANLIK


ADIN EYLÜL OLSUN

ADIN EYLÜL OLSUN


Hasretin içimde bir eylül sancısı

Durmadan vuslat diliyorum aylardan

Bir ben miyim bu şehrin yabancısı?

Kırıldıkça kırılıyorum ruhumdaki faylardan


Bir eylül şarkısıydı gözlerin

Dilimde name name tüllenen

Bir anda esiri oldum közlerin

Kırmızı bir gül gibi alevlenen


Eylül yağmurlarında tanıdım saçlarını

Berrak bir su gibi avuçlarıma aktılar

Her teline şiirler yazdım Eylül'e dair

Mısralar kor demeti olup içimi yaktılar


Bir eylül sabahında hissettim nefesini

Ilık bir meltem gibi odama doldu

Yalnızlığın en kuytu yerinde duydum sesini

Kollarım seninle yeniden can buldu.


Gözlerinden kalktı sevda yüklü gemiler

Yüreğimin en kutlu yerine demir attılar

Yüreğim sevda çekenlerin son limanı

Ötesi yok, bende bitti koskoca denizler...


Bir eylül alevinde yaktım bütün şehirleri

Sokaklarında ayak izin yok diye

Yırtıp attım adının geçmediği bütün şiirleri

Mısralarında dudak izin yok diye.


Ne güzeldir eylülde çiçek olmak

Seni görünce açar akşamsefaları

Sen gidince olur küskün bir yumak

Güller boşuna bekler ilkbaharı...


Sürgünüm olur sensiz geçen her eylül

Rüzgar alıp götürür sana dair umutlarımı

Suskunluğa gömülür şakıyan bülbül

İçime gömerim yağmur yüklü bulutlarımı


Dudaklarından şu içer eylül kuşları.

Seni öpmeden gitmezler başka diyarlara

Ellerinden başlar ilk uçuşları

Senden selam gider başka baharlara.


Rüzgar seninle yapar ilk tangoyu

Saçlarının raksına dalar her yaprak

Sen ki Eylül'ün koynunda bir kuğu

Bir tek bana yakın, herkese uzak


Seni en çok eylülde sevdim

Yapraklar suya düştü, sen gönlüme düştün

Seni en çok eylülde sevdim

Sen hep yaşamak istediğim bir düştün...