Bugün, 20 Nisan 2024 Cumartesi

Seyfi GÜNAÇTI


Adını yaşatalım


İnsanların bir adı olduğu gibi mekânların da adı vardır. Şehirlerin, mahallelerin, caddelerin, camilerin, okulların ve çeşmelerin de birer ismi vardır.
Son yıllarda ülkemiz terör olaylarında çok sayıda vatan evladını kaybetti, şehit verdi. İnsanımız şehitlerine saygılıdır. Şehitlerin isimlerini okullara, caddelere, sokaklara, köprülere, çeşmelere? vererek onların adını yaşatmak ister. Bu güzel bir davranıştır. Ancak bu uygulama sırasında yanlışlar da yapılmaktadır. Yılların okulunun, camisinin, çeşmesinin adı değiştirilmektedir.
Şehit isimlerinin, kurum ve mekanlara verilmesine iki örnek:
?Şehit polisin adı Adana´da bir parka verildi: ?Şehit Şahin Polat Aydın Çocuk ve Dinlenme Parkı? (Milliyet.com 05 Kasım 2015)
?Şehit Binbaşı Kulaksız´ın adı okula (Muş´un Malazgirt ilçesindeki El Cezeri Fen Lisesi´ne) verildi.? (Milliyet, 15.08.2015)
Şehit binbaşımızın adı daha birçok yerde okullara verilmiş. Mekânları cennet olsun.
* * *
Bir belediyemiz, ilçedeki ´Cihadiye Parkı´na bir şehidin adını vermiş ve parkın adını ?Şehit Onb. Hayri Dilli Parkı? olarak değiştirmiş. Bir vatandaş hemen itiraz etmiş.
?Olur mu öyle şey? Bir şehidin adının yaşatılmasına kim karşı çıkabilir?? diyeceksiniz. Olmuş işte. İtiraz eden vatandaş kendini şöyle savunmuş:
?Bu parkta Cihat dedemin hatırası vardı. Dedem bu parkta oturmayı çok severmiş. Mahalleli de dedemi sevdiği için parka onun adını vermişler: Cihadiye Parkı.
Park 50 senedir dedemin ismiyle anılıyor. Onunla özdeşleşmiştir. Şimdi adını değiştirdiler, bir şehidimizin adını verdiler. Şehitlerimize saygımız sonsuz. Lakin şehidimizin adını, ismi konulmamış bir parka verebilirlerdi. Şehidimizin adı yaşayacak. İyi, güzel de dedemin adı ne olacak?!.?
Siz bu savunmaya ne diyorsunuz?
Şehitlerimizin adı bir okula veya bir mekâna verilecekse, yeni yapılacak bir okula, yeni açılacak bir parka verilebilir. Böylece 40-50 yıllık isimler unutulmaz, kavram kargaşası olmaz.
Okul sadece yer ismi ile anılıyorsa sorun yok. Mesela, Gökçeköy İlkokulu´nun adı, ?Gökçeköy Şehit Murat Öner İlkokulu? yapılsa kimsenin itirazı olmaz.
* * *
Terme´ye ilk geldiğimde Garaj Camisi´nin arkasındaki sokakta oturuyordum. Ama şimdi oturduğum yeri böyle tarif edemeyeceğim. Çünkü caminin adını değiştirmişler ve ´Hz. Hamza Camisi´ yapmışlar. Hz. Hamza Peygamberimiz(SAS)´in amcası ve Müslümanların bir değeridir. Bir caminin, Hz Hamza ismiyle anılmasından mutlu oluruz. Ancak konu, bir caminin 35 yıllık adının değiştirilmesi olunca, orada durmak gerek.
Acaba caminin adının değiştirilmesine niçin gerek görülmüştür? Garaj isminden bir rahatsızlık mı duyulmuştur? İsim değişikliğine gidilirken mahalle sakinleri veya cemaatin görüşü alınmış mıdır?
Cemaatten birine, isim değişikliğine neden ihtiyaç duyulduğunu sordum. ?Garaj buradan kaldırıldığı için camiye ´Garaj Camisi´ demenin bir manası yok? demişler. Bence ismin devamı asıl şimdi gerekliydi. Garaj varken ´Garaj Camisi´ demek zaten normal. Garaj kaldırıldıktan sonra o ismi yaşatacaksın ki, tarihe not düşmüş olasın. Soranlara, ?Bir zamanlar burada garaj vardı. Cami de adını ondan almış? diyebilesin.
* * *
Hafta sonu Termespor- 1926 Bulancakspor maçını öğretmenler Kazım Özen ve Ali Alper ile birlikte seyrettik. Maçın tamamı hemen hemen yağmur altında oynandı diyebilirim. Futbolcuları ve hakemleri bilmem ama bizim yağmurdan bir şikayetimiz olmadı. Ancak bir başka yağmurdan rahatsız olduk: Hakemlere ve rakip takım oyuncularına yöneltilen ´küfür yağmuru´ndan?
Stat amirine bir önerim var. Tribünün bir bölümünü küfürbaz seyircilere ayırsınlar ve oraya ?Bu bölüm küfür edecek seyircilere ayrılmıştır? levhası assınlar. Böylece, hem küfürbaz seyirciler rahatça küfürlerini ederler(!), hem de edebiyle maç seyretmeye gelenler rahatsız olmazlar.