Bugün, 26 Nisan 2024 Cuma

Zeki ORDU


AHŞAP TEREKLER


Evlerin hane olduğu zamanlardı. Bacalardan tüten dumanlar orada bir hayat belirtinsi olduğu anlamına geliyordu. Evler sade ve bir o kadar mütevazı idi.

Köyler ve şehirler betonun istilasına uğramadı zamanlarda evlerimizin kendine has bir duruşu vardı. Özellikle köy evlerinin sade bir vakarı olurdu.

Evlerden çıkış ve toplanma zamanları hep aynıydı. Akşam olduğunda hane halkı evde olurdu. Gurbettekilerin haricinde sofrada eksiklik bulunmazdı. Şimdi olduğu gibi evlerimiz konaklamak için değil yaşamak içindi. Yani evlerimiz hane idi?
Ahşap hâkimiyeti mimariye bir zarafet veriyordu. Evlerin en müstesna yerlerinden birisi de tereddütsüz mutfak olarak kullanılan yeriydi. Kadın elinin değdiği, kadın zevkinin hâkim olduğu bu yer insan gözüne çok hoş görünüyordu. Her tarafta bir düzen ve tertip vardı ve sıcaktı. İnsanın ruhunu ısıtıyordu.

Mutfak demek terek ve ocaklık demekti. Bir yanda yanan yer ateşinde yemekler hazırlanır diğer yanda tereklerde bulunan ev gereçleri görev için sırasını beklerdi.

Tereklerimiz ahşaptandı. Ahşabın kendi tabiliği tereğe ayrı bir hava veriyordu. Sanki bir ruh katıyordu?

Yerden bir metre yüksekliğine kadar olan kısmına tencere tava gibi daha fazla yer kaplayan mutfak eşyaları konurdu ve kapalı olurdu. Diğer kısımlar görünürdü. Tereğin her rafı temiz bir bezle örtülür, yine dış kısmı kanaviçe ve dantelâ ile süslenmiş örtülerle tozlanması önlenirdi. Aynı zamanda dada göze hoş görünen bir hal alırdı.

Tabaklar tereğe kendine has dizilirdi. Kâh üst üste konur kâh duvara yaslanmış şekilde olurdu. Bardaklar hariç tamamı kalay kaplı bakırdan olurlardı. Kalaylı kısmının dışarı dönük dizilişi ise hoş bir görüntüye sahip olmasını sağlardı.

Terekte kaşık ve bıçaklar için arıca bir bölüm veya ek bir yer olurdu. Evin hanımı ne yapar nasıl ederdi bilinmez ama sanki nadide bir sanat eseri meydana getirirdi. Ne yalan söylemeli bu düzene ve tertibe erkekler pek anlam veremezi.

Önceleri kalaylı kaplar süslerdi terleri. Zaman içinde sert plastikten tabaklar işgal etti? Hemen ardından alüminyum nöbeti devraldı. Porselen pahallıydı ve her evde bulunmaz, bulunsa da misafir için bulunurdu.

Çelik ve teflon denilen eşyalar arzı endam edince çok şey değişti tereklerde. Zaman içerisinde modelleri değişmeye başladı. Hazır terekler piyasayı işgal etti. Hazır tereklerin süslenmesi olmuyordu. Hatta çok yerleri kapalıydı. Önce kanaviçeler görünmez oldu, sonra tabak ve kaşıklar gözden ıradı.

Neyin nerde olduğunu evin kadını biliyordu artık. O eski zarafet kaybolmuş evin eşyalarına uygun renklerde yeni mutfak modelleri, mutfakları hâkimiyeti altına aldı. Zaten el emeği göz nuru işlemeler ise fabrikasyon olmaya başladı.

Her şey kalaylı kapların yerini alüminyum ve plastiğin aldığı günden sonra değişti. Binaların dışı betonlaştı. İçindeki gönül sıcaklığı yerini kalorifer ısısına devretti. Hanelerimiz yapı haline dönüştü. Birini diğerinde ayıran şey ise kapısındaki numaralar oldu.