Selami Altınok. Dadaşlar diyarı Erzurum`un yetiştirdiği nadide insanlardan biri. 2000-2006 yılları arasında ilçemizde kaymakamlık yapmıştı. İdareciliğimin en güzel ve en başarılı yılları onun zamanında geçti. Hep, “Arkadaşlar, beni amiriniz olarak değil, bir ağabeyiniz, arkadaşınız veya dert ortağınız olarak görün.”derdi. Onu anlatması zor ama, adam gibi adam lafı, onun için söylenmiş bir sözdü sanki. Dürüstlüğüyle, duruşuyla, hoşgörüsüyle, liderliğiyle Terme`de kaldığı süre içinde hep örnek oldu.
O`nu uğurlamaya gelenlerin konvoyunun bir ucu Çarşamba`da, bir ucu Terme de kalmıştı. Çarşamba`ya Namazlı sapağına geldiğimizde durdu, “Arkadaşlar, ne olur burada ayrılalım.” Kendisi de, uğurlamaya gelenler de hepsinin gözleri yaşlıydı. Herkesle tek tek vedalaşıp helalleştik.. Büyük bir kalabalık, Amasya sınırına kadar uğurlamayı sürdürüp orada vedalaştılar. Herkesin ortak bir dileği vardı. Altınok`u en kısa zamanda vali olarak görmek. Gerçekten de sekiz yıl sonra,
Aksaray iline vali olmuştu. Kendisini, Serik`te ve Erzurum`daki görev yerinde de ziyaret etme fırsatı buldum. Aynı çalışkanlık, aynı tempo devam ediyordu. Valiliğinin altıncı ayında ateşten bir gömlek giyiverdi. Görev yeri, İstanbul Emniyet Müdürlüğü. Çoğu ülkelerin nüfusundan daha kalabalık bir şehrin güvenliği, huzuru ondan sorulacaktı artık. Kendisine yabancı bir kurum olmasına rağmen, orada da başarılı olacağına inanıyorum. Kolay gelsin, hayırlı olsun.
BİZİM MECLİS
Zaman zaman televizyonlarda yayınlanan,Tayvan ve Ukrayna meclislerindeki kavgaları gülerek seyrederdim. Demek ki üzüm üzüme baka baka kararırmış. Onlardan görseler gerek. Pet şişe fırlatmalar, tablet bilgisayarları kafalarda kırmalar, havada uçan tekmelerle çenelere vurmalar…Daha neler neler…Meclis değil, savaş alanı sanki.
Yurt dışındaki yoğun temaslarını tamamlayıp yurda dönen Başbakanımız ayağının tozuyla yurda döner dönmez, grup başkan vekilime pet şişe fırlattılar, deyip sızlanmaya başladı. Ama, herkes gibi biz de olanları gördük, tablet bilgisayar fırlatanları, havada tekme atanları, onlar için de birkaç kelam etseydiniz. “Beyler size yakışmıyor, tekme atanı da, şişe atanı da, tablet bilgisayar atanı da kınıyorum.”deseniz olmaz mı? Uçan tekmeyi yiyenler kafasında bilgisayar patlayanlar bağırmıyor, sizler dert yanıyorsunuz. Bizim güldüklerimiz şimdi bize gülüyorlardır. Eee gülme komşuna , gelir başına değil mi ya?
Kalın sağlıcakla…
