Bugün, 23 Nisan 2024 Salı

Selim EROĞLU


ARTIK TAMAM

ARTIK TAMAM


    Uzun zamandır gündemimizi korona denilen virüs meşgul ediyor. Nerden geldi, nasıl geldi, niye geldi sorularına çeşitli cevaplar aranmaya çalışıldı. Kimi şöyle dedi, kimi böyle dedi. Neticede bugünlere geldik.
       Bu süreçte epey tecrübe kazandık. Kazanmaya da devam ediyoruz. Bu virüs illeti cümlemizi hizaya getirdi. Bize bir takım kurallar dayattı. Yılların getirdiği alışkanlıkları terk ettirdi bize. Geleneklerimizi bile terk ettik. 
       Bunca yaşanmışlıklardan sonra kontrollü sosyal hayata geçtik. Elimizde üç temel kural kaldı. Temizlik, maske, mesafe. Ben kısaca 'TAMAM' diye formüle ediyorum.  Allah'ın izniyle ve bizim basiretimizle bu iş tamam. Ben bu tamam formülünün bir ömür sürmesinden yanayım. Bütün hastalıkların başı şüphesiz temizliğe dikkat etmemektedir. Ne hazindir ki kendimizi ve dünyamızı kirlettik. Kirletenlere dur diyemedik.
       Yıllar önce bir söz okumuştum. “Temizlik pis olanı temizlemek değil, temiz olanı pislememektir” diye. Biz olayı tersinden anlamışız.  Reklamlara bile konu olmuştu: “Çamaşırdır kirlenir, … ile temizlenir” diyorlardı. Tam bir kapitalist anlayış. Alabildiğine kirletin diyor. Nasılsa biz temizlik maddesi üretiyoruz diyorlar. Bu anlayışa göre dünyamızı  yarışa kirlettik. Bir de baktık ki dünyamızı virüs sarmış. Belki ilerleyen zamanlarda maskeden vazgeçebiliriz ama mesafeden asla vazgeçmemeliyiz. 
       Bir eskiden daha mesafeli bir toplumduk. Herkes mesafesini bilir ve korurdu. Son zamanlarda karman çorman olduk. At izi, it izine karıştı. Laubaliliğin adını samimiyet koyduk. Sarılmak, kucaklaşmak, öpüşmek salgın halini aldı. Mesafeli ve ölçülü davrananlar çağdışı ilan edildi. İnsanlar, sarılmadan, kucaklaşmadan, öpüşmeden selamlaşmayı ayıp sayar oldular. Ne oldu şimdi?
       Bir virüs belası 'durun bakalım' dedi. Kendinize gelin yoksa felaketiniz olur, dedi. 
       İnsanlar artık birbirlerini uzaktan seviyor. Zaman zaman Mecidiye gibi kalabalık caddelerde tur attım. Ey Allah'ım, herkes birbirine mesafeli. Selamlaşmalar uzaktan ama gönülden. Dikkat ettim, el ele tutuşan iki genci polis uyardı, bu davranışın yasak ve sakıncalı olduğunu izah etmek için uzun süre dil döktü. Eskiden olsa “bizim özel hayatımıza ne karışıyorsun” derlerdi. Şimdi dediklerinde ise sesleri çıkmadı.
       Evime gelen misafirlere mesafeyi koruyarak, gönül selamıyla “hoş geldiniz, nasılsınız” dedim. Çok da güzel oldu. Ne samimiyette azalma oldu, ne de gönül koyan oldu. Bilakis mesafeyi ayarlamayanlar ve korumayanlar hesaba çekildi. 
       Zannediyorum bundan sonra hiçbir şey eskisi gibi olmayacak. Normale dönerek normalleşeceğiz. Normalleştikçe kendimize geleceğiz. Allah'ın izniyle bu iş tamam. Yani, temizlik, maske ve mesafe.