Bugün, 27 Nisan 2024 Cumartesi

Seyfi GÜNAÇTI


Balkonumuz Fransa´dan!

Fransa, Avrupa´nın batısında bir ülke. Tarih boyunca Fransa ile ilişkilerimiz nasıldı?


Fransa, Avrupa´nın batısında bir ülke. Tarih boyunca Fransa ile ilişkilerimiz nasıldı?
Kanuni Sultan Süleyman zamanında Fransa´ya kapitülasyonlar verildiğini tarih derslerinden hatırlıyorum. Bir de Kanuni´nin, Fransa Kralına mektup yazarak Fransa´da ortaya çıkan sosyete modası dansı yasaklatması. Bu mektuptan sonra Fransa´da dans yapılmamış mı, bilmiyorum.
Nedir kapitülasyon?
?Bir ülkede yurttaşların zararına olarak yabancılara verilen ayrıcalık? demekmiş.
?Hepsi bu kadar? diyecektim ama son anda aklıma geldi. Meselâ, Fransa´nın 1. Dünya Savaşı´nda güney illerimizden Adana ve Maraş´ı işgal etmesi var! Yine yakın tarihte aleyhimize beyanları, uygulamaları ve kararları sebebiyle Fransız mallarını boykot çağırısında bulunmuşuz.
Fransa ile hayli ilişkimiz olmuş ama geneli olumsuz.
Geçenlerde Fransa, hanesine bir olumsuzluk dosyası daha ekledi. ABD´nin, güneyimizde, Suriye´de parlattığı ve 4 bin TIR silahla donattığı PYD terör örgütüne yönelik Türk Silahlı Kuvvetleri´nin ´Zeyten Dalı´ harekâtından Fransa rahatsız olmuş. Sadece rahatsız mı olmuş? Vücudunun hassas bir bölgesine tiken batmış gibi acı duymuş.
Bunun üzerine Türkiye´ye ?Aman kardeşim yapma, canım yanıyor? mu demiş?
Hayır. Birleşmiş Milletler´deki kapitülasyon(!) hakkını kullanmayı tercih etmiş. ?Tarafların çatışmaya bir son vermeleri ve bölgeye insani yardım ulaşımını sağlamaları gerektiğini? söyleyerek BM´i acilen toplantıya çağırmış. Fransa, BM´de istemediği her kararı veto hakkı bulunan 5 devletten biri ya; işte bu hakkını teröristler lehine kullanacak.
Buradan nereye varacağız?
Şuraya varacağız.
Tarihte hiç düzgün bir ilişkimizin olmadığı, hiçbir zaman dürüst davrandığını görmediğimiz bu Fransa´nın balkonlarını biz niye kapış kapış alıyoruz? Üstelik bir hayli tehlikeleri de olduğu halde.
Peki, ´Fransız balkon´ nedir?
Henüz sözlüklere girmemiş ama İnternette şöyle tanımlanmış: ?Döşemeye kadar inen ve kapı gibi açılan önü korkuluklu pencere.?
Aykırı görüşlerin internetteki sesi Ekşi Sözlük olaya nasıl bakmış?
´Balkon Sefası´ isimli kullanıcı olaya olumlu yaklaşmamış: ?Yeni yapılarda pek moda olan gıcık, son derece gereksiz ve işlevsiz olay. Şöyle yayılıp yemek yiyemedikten sonra kim naapsın 50 cm çıkıntıyı??
Y7 rumuzlu kullanıcı daha da ileri gitmiş: ?Bazı köpek sahibi Fransızların, hayvanları dolaştırmaya üşendikleri zaman sık sık oraya kaka yapılmasına izin verilen evin bölümü.? (10.02.2008)
Ben olaya bir başka açıdan bakıyorum.
Son zamanlarda binaların dışını mantolama modası yaygınlaştı. Hatta bunun kanuni bir mecburiyet olduğu söyleniyor. ?Neden mantolama?? sorusunu yönelttiğim kişilerin gerekçeleri hep aynı: ?Şimdi artık doğalgaz geldi. Manto binayı sıcak tutuyor.?
İyi de, doğalgaz gelince evi sıcak tutmaya ihtiyacımız var da soba yaktığımız zaman yok muydu? Mantolama yapabilmek için doğalgaz bir bahane midir? Mantolamayı icat edenler, birilerini ikna etti de bu yolla kendilerine bir gelir kapısı mı açıyor?
Mantolama ile binaların daha güzel göründüğü bir gerçek. Ayrıca evin sıcaklığına 1-2 derece katkı da yapabilir. Lâkin bunun mecburi tutulması doğru mudur?
İşin bir diğer yönü daha var.
Madem binaları sıcak tutmak ve böylece yakıttan tasarruf etmek gerekiyor, öyleyse neden Fransız balkon kullanıyorsunuz? Neden pencereleri boydan boya yapıyorsunuz? Bir yandan mantolama yaparak evi sıcak tutmaya çalışacaksınız, diğer taraftan Fransız balkon yaptırarak, tuttuğunuz o ısıyı camdan dışarı salacaksınız. Sizce mantıklı mı bu? Bir çeşit ?Tavşana kaç, tazıya tut? oyununa benzemiyor mu?
Mantolamaya sıra gelene kadar bina projelerinde Fransız balkon uygulamasını kaldırınız.
Sıcacık evinizde sağlıklı ve mutlu haftalar.