Bugün, 25 Nisan 2024 Perşembe

Hasan ÖZDEMİR


BUNUN ADI ZORBALIK

BUNUN ADI ZORBALIK


Bu aralar Türkiye`nin gündemi yine dershaneler. Benim ne dershanem var, ne de cemaat üyesiyim. Otuz bir yıllık öğretmenlik hayatımdan sonra, üç yıl da dershanelerde idareci olarak çalıştım. Şu an sade bir vatandaş olarak, bu yazımı yazıyorum.
Ey çok bilenler, Avcı`lar, Şahin`ler, Doğan`lar! Yaptığınız işe siz de inanmıyorsunuzdur mutlaka. Bütün bu yapılanlar bir inatlaşma uğruna sanki. Sınıflarda 30-40 öğrencinin olduğu bir ortamda, 40 dakikalık bir derste öğrenciye ne verebilirsiniz ki? Sizler çocuklarını üniversiteye nasıl hazırladınız, dershaneye göndermediniz mi? Gönderdiniz. Peki , bundan sonrakiler nasıl hazırlanacak? Sınavları hep mi kaldıracaksınız? Benim çocuğumun Fizik , Kimya, Biyoloji, Matematik, İngilizce derslerinde eksiği varsa, daha iyi yetiştirmek istiyorsam ne yapacağım? Daha şimdiden evlerde özel kurslar almış başını gidiyor. Bunlara vatandaşın verecek parası mı var? İneğini satıp dershaneye veren, annenin feryadı mı sizi harekete geçirdi yoksa?

Güneydoğuda EDEV projesi başlatılmış. Eğitime destek evleri düzenlenerek, doğu ve güneydoğudaki çocuklarımızın buralarda yetiştirilmelerine başlatılmış. Hizbullahçılar, okulu bitiren ve dershaneye gidemeyen öğrencileri şimdiden belirlemeye başlamış bile. Kendisine eleman toplamak için iyi bir fırsat değil mi?

Sizin bu kapatma teşebbüsleriniz ancak Rusya, Küba gibi ülkelerde olur diyorum. Müteşebbisler, vatandaşın yararına olan işyerleri açarlar biliyorum. Sizin yaptığınıza zorbalık diyor ve bu yanlışınızdan döneceğinizi umuyorum. Zaten siz dönmezseniz, Anayasa Mahkemesinden veya AİHM`den döneceği kesin gözüyle bakıyorum.

Yazımı tamamladığım sırada, sayın Arınç`ın açıklamasını okudum internette. Dönüştürme işlemleri 2015 yılına kadar uzatıldı, diyor. Bakalım sayın Başbakanımız ne diyecek bu konuda?
Değişik gazetelerin, köşe yazarlarını okudum bugün. Birbirilerine verip veriştiriyorlar. Öküz ölmüş, anlaşılan. Herkes belgelerden, kirli çamaşırlardan söz ediyor. Çürük elmalarla , sağlam olanlar ayrılacağa benziyor. Haydi hayırlısı…

Bırak Beni Haykırayım
Bırak beni haykırayım, susarsam sen mâtem et;
Unutma ki şâirleri haykırmayan bir millet,
Sevenleri toprak olmuş öksüz çocuk gibidir;

Zaman ona kan damlayan dişlerini gösterir,
Bu zavallı sürü için ne merhamet, ne hukuk;
Yalnız bir sert bakışlı göz, yalnız ağır bir yumruk! .. Mehmet Emin Yurdakul

KIŞ GELDİ, YA DOĞALGAZ?
Bundan 5-6 ay kadar önceydi. Meydanlardaki ve caddelerdeki ilan panolarında bulunan bir yazı dikkatimi çekmişti.
“Doğalgaz çalışmaları nedeniyle, halkımıza verdiğimiz rahatsızlıktan dolayı özür dileriz.” Belediye Başkanının adı yazılı olan duyuruyu okuyunca, yeter ki gelsin de rahatsız olmaya razıyım, dedim. Kocaman caddesine gidip, çalışmaları yerinde izledim.

Geceleri Öğretmenevinde kalan kepçe operatörüyle ve yetkililerle görüşüp bilgi aldım. Yetkililer, çalışmalar bu şekilde devam ederse , Aralık 2013`de Terme`deki işlerinin bitebileceğini söylediler. Bu konuşmalarımızdan 1-2 ay sonra, Fenk Mahallesine bir kazma vurmadan bütün çalışanlar ve araçlar başka bölgeye kaydırıldı. Çarşamba ve Bafra bu yıl sununa kadar doğalgaza kavuşacak. Ünye de bu gruba dahil. Ya Terme ? Terme yine başka baharları , başka kışları bekleyecek anlaşılan. Eee…Bizim kaderimiz bu. Birkaç çocuk parkı, 50-60 km. stabilize yol , bir parmak bal çaldılar mı ağzımıza, bekler dururuz biz. Derdimizi kime anlatacağız, o da yok.
Sıcak yuvanızda mutluluklar dileğimle, kalın sağlıcakla…