Cami Halleri

Namaz tek başına kılınabildiği gibi cemaatle de kılınır. Cemaatle kılınan namazın, tek başına kılınan namazdan 27 derece daha sevabı vardır.
Cuma ve Bayram namazları cemaatle kılınır. Cemaatle namaz kılma yeri de camilerdir. Teravih namazı da yalnız başına kılınabildiği gibi cemaatle kılınması bir gelenektir.
Bu ramazanda Samsun´a gittiğimde teravih namazlarından birinde, kaldığım eve en yakın olan Kâzımkarabekir Mahallesi Camisindeydim. Dördüncü safta bulunuyordum. Yatsının farzını kıldıktan sonra önümdeki saftan üç kişi ayrıldı ve arka saflara geçti. ?Herhalde bir sebepleri vardır? dedim ve üzerinde durmadım. Safta boşalan yerlerden birine ben geçtim.
Namaza durup secdeler başlayınca kesif bir çorap kokusu burnuma dolmaya başladı. Son derece rahatsız edici kokudan korunmak için secdeden önce derin nefes alıyor, secde süresince kokudan uzak kalmaya çalışıyordum. Bu uygulama, fena kokunun burnuma dolmasını önlemeye yetmeyince teravihin sekizinci rekâtından (ikinci selamdan) sonra, bulunduğum safı terk edip ben de arka sıralara geçmek zorunda kaldım.
Hocalarımız vaazlarında cami âdâbı konusunu işlerken, koku yayan çorapla camiye gelinmeyeceğini söylerler. Ayrıca Peygamber Efendimizin, ?Soğan ya da sarımsak yiyen kimse mescidimize yaklaşmasın. Çünkü melekler, ademoğlunun rahatsız olduğu şeylerden rahatsız olur? (Müslim, 1/395) hadisini de hatırlatırlar. Herhalde bu vatandaşımız bu vaazlardan birine rastlamamış.
Geçmişte, vaaz-ü nasihatın fayda etmediğini gören Pazar Camisi müezzini Kerim Şahin, caminin ana mekâna giriş kapısının kenarına bir çengel yerleştirerek oraya bir çorap asmış ve ?Kötü kokan çorapla camiye girmeyiniz. İhtiyacı olan bu çorabı alsın giysin? diye de bir not bırakmıştı. Bu uygulama bir süre devam etti. Ancak zamanla ayağı kokanlara(!) çorap yetiştiremez hale gelince ´askıda çorap´ uygulamasına son verilmişti.
Bazı insanların ayağı koku yapmaz. Bu gibiler aynı çorabı bir hafta süre ile giyseler de ayakları koku yapmaz. Bazıları da temiz çorabı sabah giymiş olsalar, akşama erişmeden ayakları kötü koku yaymaya başlar. Ben bu farklılığa mantıklı bir sebep bulamadım. Acaba kişinin vücut yapısı mı kötü koku üretiyor, yoksa çorap temiz olsa da ayak kirli olduğundan mı koku yayılıyor?
Her ne hal ise, ayağı koku yapanların dikkatli olması, camiye giderken temiz çorap giymesi ve kötü koku yayan çoraplarla camiye gitmemesi önemle önerilir.
Vaaz konularından biri de ta´dili erkân idi. Hocamız, secdede kadınların kollarını yere ve vücuduna yapıştırması gerektiğini, erkeklerin ise tam tersine dirseklerini yere yapıştırmayıp yana açmalarını söylüyordu.
İki akşam sonra gördüm ki, cemaatten biri konuyu yanlış anlamış. Yanımda safa duran 30-35 yaşlarındaki adam secdede kollarını öyle bir açıyor ki, sanki bir helikopter iniş yapmış. Onun kollarından dolayı ben secde edecek yer bulamıyor, kirpi gibi kendimi toplayarak secde etmeye çalışıyordum.
Yurdum insanı yeteneklidir! Benim sıkıntımı fark eden adam buna da bir çözüm buldu. Kollarını, neredeyse doksan derece açarak benim alnımı koyacağım yerden daha ileriye götürmeye başladı.
Bunlar cemaatten kaynaklanan sıkıntılar. Bazen hocalarımız da ufak sıkıntılara sebep oluyor. Yatsı namazı için ezana bir dakika kala camiye girebilmiştim ve mihrabın önündeki ekip ilahi okuyordu. Anladım ki camide mevlit varmış. Ezan başladığında, dua öncesi sureleri okumaya başladılar. Duaya da ezandan sonra sıra geldi. Bir de hoca duayı uzatınca tam sekiz dakika sonra namaza geçilebildi.
´Zamanın doğru kullanımı´ (tayming) diye bir konu var. Madem bu kadar uzun okuyacaksın mevlide on dakika erken başla. Sana bir şey diyen olur mu? Neden cemaatin vaktini alıyorsun?
Benim bildiğim şudur. Hangi proğram olursa olsun ezan başlamadan duaya başlanmalıdır. Ezan bitmeden de dua bitirilmelidir.
Haftaya bayram olması sebebiyle gazetemiz yayınlanmayacak. Şimdiden mübarek Ramazan Bayramınızı kutluyorum. Sevinç, huzur ve mutluluk dolu bir bayram geçirmenizi diliyorum.