Bugün, 25 Nisan 2024 Perşembe

Selim EROĞLU


CANLI KİTAP


Kitap okumak, gazete okumak, insanı okumak, geleceği okumak? Öncesinde ve sonrasında gelen kavramlarla zenginleştiği kadar ?okumak?, kendi başına da güçlü ve yüksek kelimelerden birisi. Okuma ve yazmayı ilkokulda öğrendik; fakat kelimenin bütün cephesiyle ?okumak? fiilinin faili miyiz?

Popüler kitap bombardımanına, zehirli bilgi saçan içeriklere karşı etkili bir okur nasıl davranmalı? Canlı Kitap´ın ortaya çıkış meselesi, bu problemleri okuyucuya fark ettirmek ve etkili bir okur haritası sunmaktır. Kitabın geçmişi ve geleceği hakkında ortalıkta birçok fikir dolaşırken ?Asıl merak edilmesi ve nihayete erdirilmesi icap eden şudur; önümüzdeki asır, okuyanların ve kitaba ulaşanların değil, bildiğini, okuduğunu hayata tatbik edenlerin asrı olacak. Kitabın geleceği de bunda saklıdır.

Gün içerisinde okuma saatleriniz olsun. Bunun için yapmanız gereken, kendinize ait bir okuma masası yahut köşesi oluşturmak. Bunun içinde boş vakitten ziyade kitap için özel vakitler ayırın. Okuma için günün en temiz vakti seher, herkes için uygun olmaz mı? Zihnen ve bedenen okumak için hazırlanmış olunur ki en temiz vakitte en iyi okuma yapılmış olur.

Farklılık getirin! Herkes evinin başköşesini televizyona ayırırken siz farklılık yapın. Evinizin başköşesini kitaplık yapın, kitaplara ayırın. Bunu yapmazsanız bile evinizde bir kitaplık mutlaka olsun. En azından o evde yetişecek çocuklar kitapla organik bağlarını kurmaya başlasınlar, tabletlerle yahut televizyonlarla değil.

Okumak bir ihtiyaçtır; lakin önünüze gelen abur cuburla zihninizi doldurmayın. Her gün işe giderken, okuldan gelirken hatta evden çıkıp ekmek almaya giderken bile birçok ilan, tabela bombardımanına tutuluyoruz. Bu ilan, pano, bildirim, işaret vs. alt alta sıralayıp dizdiğimizde iki sayfalık bir yazı büyüklüğünde kelime ve reklam zihnimizi meşgul etmekte. Sadece bunlarla kalmıyor mesele. Bir de cep telefonu, reklam mailleri, mesajlar, bildirimler daha bir sürü can sıkıcı bildirim, gün içinde zihnimizi yormakta.

Fakat ferah ve dingin bir atmosferde güvenli ve huzurlu bir kitap okumak, yani ilimle meşgul olmak varken zihninizi reklamlarla doldurmayın. Çözüm olarak Canlı Kitap şunu söyler ki; seher vakti güne başlarken eğer maddi manevi ihtiyaçlarımızı giderirken, zihni ihtiyacımız olan okumayı ve tefekkür etmeyi de ihmal etmezsek bu bombardımandan sağ çıkabiliriz. Böylelikle okuma ihtiyacı az da olsa karşılanan beyin, reklam tabelalarından medet ummaz.

Geçmişimizde bir çok alim, yetiştiği evdeki kitaplarla arkadaş olarak, onların tozunu yutarak ve bir müddet sonra büyük bir iştahla onları okuyarak alim oldular. İmam-ı Azam Ebu Hanife Hazretleri 9, İmam-ı Şafii Hazretleri 5 yaşında hafız oldular. İmam-ı Buhari daha sıbyan mektebindeyken 15 bin hadis-i şerif ezberlemişti. Fahreddin-i Razi Hazretleri yemek yerken bile bir şeyler okumak için çabalardı, evinden mektebe giderken bile binek üstünde talebesine ders verdiği rivayet edilir. İsmail Hakkı Bursevi Hazretleri mum ışığında 161 eser yazmıştır. Avrupalılar hayret içerisinde, ?Bu eser bir değil, beş ömre sığmaz? derler.

Etkili bir okurun kitapla kuracağı dostlukta mütalaa önemlidir. Mütalaa, dostluğu bazen bitirir bazen de ölümsüzleştirir... mütalaa etmek; üzerinde düşünmek, irdelemek, iyice incelemek, etraflı bir şekilde düşünerek ve anlayarak okumak manasına gelir. Okumanın göz gezdirme ile farkını ortaya koyan bir fiiliyattır. Etkili okur, bu fiiliyatı iyice bilendir. Nasıl ki ağır yemekleri hazmedebilmek için sağlam bir mide lazım olduğu gibi, fena eserlerin mahzurlarından korunmak için de sağlam bir kafa lazım. Aynı zamanda okunan eserin verdiği cevapları salt kabullenmek değil, eser üzerinden yazara sorular yöneltmek etkili bir okurun işidir. Sürekli dolaşımda olan ezberleri tekrarlamayın, ezberleri bozun. ?Bir kitap kurdu çıkıp ´güncel kitaplar´ için ´benim gündemim güncel değil!´ diyebilir yahut ´dünya klasikleri´ söz konusu olduğunda ´dünya´ yerine ´ahiret´ koymayı teklif edebilir.