Bugün, 28 Mart 2024 Perşembe

Selim EROĞLU


COMBA……GELDİ

COMBA……GELDİ


Comba kelimesini Halk Eğitim’de görev yaparken ilk defa Yusuf Abi’den duymuştum. Genellikle sıfat olarak kullanılırdı. Odasının penceresi kurumun girişine bakardı. Herkes için değil ama bazıları için “Comba …” geliyor derdi. Sıfat aynı kalsa da isimler değişirdi.

   Ne anlama geldiğini, hangi anlamda kullandığını ne hikmetse sormadım. Ne anlamda kullandığını az çok kestirebiliyordum.

   “Comba” kelimesini Yusuf Abi’den başka kullananı ne duydum ne gördüm. Bu zamana kadar okuduğum gazete, dergi ve kitaplarda da rastlamadım. Ta ki bir ay öncesine kadar. Bundan bir ay kadar önce mahalli bir gazetede bir haber çıktı. Aynı haberi bizim gazete de paylaşmış. Haber şöyleydi:

   “Bafra’da köylülere “comba” dağıtıldı”.

   Allah Allah! Comba nasıl bir şey ki dağıtılıyor? Bir anda aklıma Yusuf Abi geldi. Merakla haberin devamını okudum. Haberin devamı şu mahiyetteydi: Devlet, manda sayısını ve üretimini artırmak için köylülere “comba” hibe etmiş.

   Hemen TDK’nın Türkçe Sözlük’üne baktım, bu kelime yoktu. Diğer sözlüklere baktım onlarda da yoktu. Aklıma internet geldi. Oraya müracaat ettim. Bu sefer hemen “comba” kelimesi karşıma çıktı: İnternette “comba” için şöyle yazıyordu:

  1. İki ila dört yaş arasında erkek manda
  2. Yaşça büyük, vücutça küçük, biçimsiz manda
  3. Güçlü, kuvvetli erkek çocuk
  4. Mecazen de kısa boylu, şişman

     Yusuf Abi’nin teşbih-i beliğ yaparak mecazî anlamıyla kullandığı anlaşılıyor. İlk anlamlarını biliyor mu, teyit edemediğim için emin değilim.

   İlçemiz, manda yetiştiriciliğinde Bafra kadar olmasa da epey söz sahibidir. Eskiden daha çoktu. Çocukluğumda bizim hanede de vardı. Köyümüzde ise bir hayli fazlaydı. Şimdilerde ne hikmetse çok kalmadı. Bizim köyde bu cins hayvanlar için “manda” kelimesi kullanılmazdı. Onun yerine “kömüş, camış” kelimeleri kullanılırdı. Kömüşün yavrusuna balak denilirdi. Hele kömüş öküzü çok meşhurdu. Kömüş öküzü sahibi olmak, bir aile için hem itibar hem de zenginlik alametiydi. Çünkü kömüş hayvanı bataklığı ve çamuru sever. Çeltik de sulak yerde yetişir. Kömüş öküzü kuru yerde çalışmayı sevmez, sulu yerde çalışmayı sever. Pirinç tarlasında çalışmak kömüş öküzü için fizik tedavi gibi bir şeydir.

   Makinalı tarıma geçeli kömüş sayısı yok denecek kadar azaldı ama ilgili kelimeler hala yaşıyor. Kömüş gibi… benzetmesi güçlü, kuvvetli anlamlarına gelir.

   Şöyle bir araştırma yaptım, bizim oralarda manda hayvanıyla ilgili “comba” kelimesi hiç kullanılmamış. Bilhassa yaşlılara sordum, “o ne” dediler.

   Yusuf Abi (Öz), Bağsaraylı’dır. Eskiden onların köyünde de çok sayıda manda vardı. Onlar “comba” kelimesinden haberdarlar mıydı? Haberdarlarsa, iki komşu köy arasındaki bu kültürel fark nereden kaynaklanıyor, onu merak ettim.

   İşin doğrusu TDK sözlüğünde de bulunmadığına göre yeni bir kelimedir diye düşünüyorum. Hangi şekilde olursa olsun güzel bir kelimedir diye düşünüyorum. Türkçemiz için bir zenginlik olarak addediyorum.

   Kullanmak, yaşatmak lazım geldiğine inanıyorum.