CUMHURİYETİM 90 YAŞINDA

Bu gün Türk Milleti için en güzel ve vazgeçilmez bir yönetim şekli olan Cumhuriyetin ilan edilişinin 90. yıldönümünü hep birlikte ve coşkuyla kutladık. Türkler tarih boyunca dünyanın en eski medeniyetine ve kültürüne sahip olmuşlar , hatta cihana hakim olarak İslam`ın bayraktarlığını da yapmışlardır.

1.Dünya savaşından sonra Mustafa Kemal PAŞA önderliğinde, Milli Mücadele başlamış, büyük çabalar sonucunda “ Türkiye Cumhuriyeti Devleti” kurulmuştur. “Gençler, Cumhuriyeti biz kurduk, onu yüceltecek ve yaşatacak olan sizlersiniz.” diyerek , gençliğe ne kadar önem verdiği anlaşılan , büyük önder Mustafa Kemal Atatürk ve arkadaşlarını saygı ve minnetle anıyorum. Diyorum ki, ülkemizin adı, “Türkiye”, üzerinde yaşayanlar “Türk Milleti”, dili “Türkçe”, gökyüzünde dalgalanan , şehidimin son örtüsü dediğim bayrak, “Türk Bayrağı”, Marşı, Akif`in, “Allah, bir daha bu millete İstiklal marşı yazdırmasın” dediği, “ İstiklal Marşı” ile sonsuza kadar yaşayacaktır. Hepimize kutlu olsun.

Bu bayram, ilçemizde de her okuldan belli sayıda öğrencilerin ve daire amirlerinin katılımıyla kutlandı yine. Günün önemini anlatan konuşma , şiir ve halk oyunlar gösterileri yapıldı. Pırıl pırıl güneşli hava, her türlü etkinliği yapmaya müsaitti. Bakanlar, vekiller gelince beşer , onar defa ilan okuyan belediye hoparlöründen yine tık yok. Ne olur sanki “Cumhuriyetimizin 90. yıl kutlamaları saat 09.15 `de Cumhuriyet meydanında yapılacaktır. Tüm halkımız davetlidir.” diye okunsa , kıyamet mi kopar.

Zaman su gibi akıp gidiyor. Bu vatan hepimizin. Başka Türkiye yok. Bu ülkeyi cennet gibi yaşanabilir bir yer yapmak da bizim elimizde, şu çilekeş, bereketli toprağı cehenneme çevirmek de. Var mı gidecek başka yerimiz? Yok.
DENİZİN DİBİNDE HATÇEM, MARMARAY VARMIŞ

İstanbul. Nüfusu neredeyse 20 milyona yaklaşan bir büyük şehir. Yaşanabilir bir kent olması için büyük projelere de imza atılması gerekiyor. Marmaray, gerçekten de, özellikle İstanbul için, Türkiye için asrın projesi denilebilir. Avrupa`yı ve Asya`yı denizin 60 metre dibinden birbirine bağlayan bir geçit. Orada yaşayan insanları biraz rahatlatacaktır eminim. Başta Ulaştırma Bakanı Binali Bey`i, İstanbul belediye başkanı Kadir Topbaş`ı tebrik etmek gerekiyor. Denizin dibinde Hatçem, demirden evlerin rüyası da, Sultan Abdülhamit`in rüyası da gerçekleşmiş oldu. Başta İstanbullulara ve ülkemize hayırlı olsun.

Dün, gazetecilerle birlikte ilk seferini yapan, trende bulunan Ertuğrul Özkök dua etmiş. “Allah`ım! Bu olağanüstü eser nasıl Avrupa`yı ve Asya`yı birleştiriyorsa, sen de ülkemizin iki yakasını bir araya getir. Şu kutuplaşmış ruhlarımızı gevşet, şu kavgayı bitir ve bize özlediğimiz kardeşliği ve tek millet olma duygusunu yeniden ver…” Ne diyelim Ertuğrul bey. Amiiiiin.

VALİM ÇOŞ`TU YİNE
Bu basın yok mu, bu basın. Dünyada olup biten her şey, hemen bir dakikada masanda veya cebinde. Adana`da çelenk koyma töreninde olanları izledim dün. Su bardağını doldurmayan, çocukça şeyler. Devletin valisi, parmağını belediye başkanının gözüne sokarcasına, burada bu bayrağı dağıtamazsın. Bayrağın altına adını yazdıramazsın, diyor. Adam bayrağın altına adını yazdırmamış ki. Bayrağı kartvizitine iliştirmiş, öyle dağıtıyor. Rozeti alırsın, kartviziti atarsın olur biter. Yok sen vekilsin, nasıl yaparsın bunu. İnanın güldüm. Attığınız taş ürküttüğünüz kurbağaya değmedi beyler. İkinize de kırmızı kart gösteriyorum.

Dostlukların, kardeşliklerin hüküm sürdüğü nice bayramlarda buluşmak dileğimle.