Bugün, 26 Nisan 2024 Cuma

Yılmaz İMANLIK


DÜŞ DEĞİRMENİM


Rüzgar al kanatlarına beni.

Koklanmamış bir baharın hür maviliklerinde dans eden bir kelebeğin alın yazısına türkü eyle söyleyemediğim bütün sözcükleri.

Toprağın bağrından fışkıran kır çiçeklerinin gözlerindeki sevinç çığlıklarından yeni bir ay doğdur karanlık gecelerime ey zaman.

Kimsenin saçına değmemiş en bakir yağmur damlacıklarıyla yıka günaha bulanmış bütün düşlerimi.

Her şafak vakti önce içimde uysallaşsın denizler, içimdeki limana demir atsın umut taşıyan bütün gemiler.

Önce ben duyayım hırçın dalgaların nefesini, deniz yıldızlarına söyledikleri aşk sözcüklerini.

Her yağmur sonrası önce benim için doğsun gökkuşağı. Rüyalarımdan demet demet çiçekler takayım her rengine.

Güneşin saçlarından gözlerimizdeki yaşama sevincine damlasın bütün ışıltılar. Hiçbir gece söndüremesin içimdeki yanardağlarımı.

Ne kadar kıvrılırsa kıvrılsın hep içime çıksın yollar. Bana selam vermeden gitmesin yolcular.

Yalnız benim uçurtmalarım süzülsün bembeyaz bulutların koynunda. Hiç inmesinler yeryüzüne.

En baştan başlasın bütün oyunlarım. Zamana kafa tutsun ceplerimdeki bilyelerin şangırtısı. Zamanın bütün kırıntılarını düş değirmenimde un ufak edeyim. Bütün mevsimler bir bir öğütülsün avuçlarımda.

En çok eylüller parçalansın ve anlasınlar parçalanan kalplerin nasıl olur çığlığı, anlasınlar eylül sancısı yüreklere vurduğunda nasıl çaresiz kalır insan.