Batılıların “Muhteşem Süleyman” ünvanı verdikleri, dört yıldır bir televizyon kanalında dizisi merakla seyredilen Kanuni Sultan Süleyman, bugün de bizim misafirimiz oluyor. Buna sebep, bir gazete haberi:
“Okulda dans krizi” (Samsun Haber, 6.12.2014)
Dans, okulda niçin krize sebep olsun? Okul, dans yeri midir?
Fakat olmuş işte. Hem de uzağımızda değil, ilimizdeki bir okulda. Samsun Anadolu Lisesi`nde. Haberi birlikte okuyalım:
“Samsun Anadolu Lisesi`nin kuruluş yıldönümü etkinliği için hazırladıkları kızlı-erkekli dans gösterisinin, İlkadım İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü`nce iptal edildiği iddiası, tepkilere neden oldu. Eylem yapmaya hazırlanan öğrenciler, dans gösterilerinin iptal olmadığını öğrenince büyük sevinç yaşadı.”
Sevindikleri şeye bak! Okulda dansın yasaklanmadığına sevinen bir nesil yetiştirmiş bulunuyoruz! Emeği geçenlere ne diyelim?!
Proğram için okul idaresi İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne bilgi veriyor. İlçe Milli Eğitim Müdürlüğü de okula telefon açarak kızlı-erkekli dans gösterisinin proğramdan çıkarıldığını bildiriyor. Bunun üzerine okul idaresi, “salsa ve rock and roll” gibi dans gösterilerini iptal ettiğini duyuruyor.
Sonra ne mi oluyor?
Yasağı duyan öğrenciler kararı protesto için gösteri yapıyor. Hangi anlayışla hareket ettiklerini pek bilemiyorum, bazı veliler de kızlı-erkekli dans isteyen öğrencilere destek veriyorlar. Konu İl Milli Eğitim Müdürlüğüne aksediyor. İl Milli Eğitim Müdürlüğü`nden benim beklemediğim bir cevap geliyor:
“Dans gösterisi yapılacaktır.”
Peki, daha önce kızlı-erkekli dans gösterisini yasaklayan İlçe Milli Eğitim Müdürü ne yapıyor? Proğram elimize dün geldi. Proğramın içeriğini gördük ve onayladık. İptal diye bir şey söz konusu değil. Önceden dans gösterisinin de iptal edilmesi söz konusu değil. Böyle bir şey nereden çıktı anlamadım.”
Bu işten ben de bir şey anlamadım!
İlçe Milli Eğitim Müdürü`nün tutarlı davranmasını ve ilk kararında durmasını beklerdim. En azından, “Ben böyle bir gösterinin bir eğitim kurumunda, okulumuzun kuruluş yıldönümünde yapılmasını uygun görmüyorum. Fakat amirlerimin emirlerine de uymak zorundayım” diyebilirdi. Böyle söylese, herhalde daha fazla puan toplardı.
Burada okul müdürüne de bir paragraf açmak gerekiyor. Eğer proğramda bir yanlış, bir hata varsa onu düzeltmeden İlçe Milli Eğitim Müdürlüğüne göndermez. Gönderdiğine göre, kızlı-erkekli dans gösterisini o da onaylamış görünüyor.
Konu üzerinde neden bu kadar durduk?
Haberdeki ifadeler bu konuda bize yardımcı oluyor. “Salsa ve rock and roll” gibi danslar” diyor. İyi de, bunlar hangi yöremizin oyunudur? Karadeniz`in mi Akdeniz`in mi, Ege`nin mi Doğu Anadolu`nun mu?
Hiç birinin değil.
Öyleyse ithal malı bir eğlence. Yani yabancı.
Yabancıdan gelen her şey kötü müdür?
Elbette değil.
Ancak bu tür dans, -bana göre- ne inancımıza, ne de örf ve adetlerimize uyuyor. Çünkü kızlı-erkekli oynanıyor.
“Fakat horon da kızlı-erkekli oynanıyor” diyeceksiniz ama arada büyük farklar var.
Bu farkların neler olduğunu görmek için gelecek haftayı beklemek zorundayız. Zaten daha Kanuni`nin mektubunu bile okuyamadık.
Sağlıklı ve mutlu haftalar diliyorum.
