ERKEN SEÇİM Mİ, SEÇİM TEKRARI MI?

7 Haziran seçimlerini geride bıraktık. Kazasız, belasız; kedisiz faresiz bir seçim olduğunu düşünüyorum. Millet yine Ak Parti´yi %41 ile birinci parti yaptı. Yaptı yapmasına da tek başına iktidar ol demedi. Üzüldüğüm bir kişi var bu seçimlerde. Terme öz evladı Kamuran Özden´İ meclise gönderemedi. Oysa seçilmeye o kadar da yaklaşmıştı ki. Önce ki seçimlerde de sıralaması yanlıştı, bu sefer de. Üst sıralardaki adayları görünce daha da üzülüyor insan.Ne diyelim seçim işte bu. Vatandaş Ak Parti´ye bu seçimde sensiz de olmuyor, seninle de olmuyor demeye getirdi işi. Sarı kartını gösterdi anlayacağınız. Daha koalisyonlar yeni konuşulmaya başlandı ki, erken seçim, seçim tekrarı gibi söylemler atıldı ortaya.

Tekrar edilince sanki bundan başka bir sonuç çıkacakmış gibi düşünüyorlar galiba. Eskiden koalisyonlardan çok çektik, doğrudur. Neredeyse 20 yıl oldu bunlar yaşanalı. Başka çare mi var şu an? O günleri görmeyenler, o zaman doğanlar oy kullandılar bugün. Bundan sonra ki tekrar edilen seçimlerden daha farklı bir sonuç çıkmaz.

Ülkemizin geleceği için kırmızı çizgilerde fazla direnmeden bir araya gelinmeli artık. Bir futbolcu menajeri bile transfer için masaya oturduğunda fiyatı yüksek açar ki pazarlık payı olsun.

Koalisyon iktidarları da böyledir. Kemal Kılıçdaroğlu´nun, ve Devlet Bahçeli´nin dünkü kulislere yansıyan taleplerine baktım. Bakınca da pazarlık payını koymama rağmen ´Bu iş zor´ dedim. HDP ile ne yaparlar bunu anlamak çok zor. Adamlar %10´u nasıl geçeriz diye düşünürlerken, Diyarbakır´da patlayan iki bomba oylarını ikiye katladı. Şimdi, zafer kazanmış bir komutan edasıyla bekliyorlar. Cumhurbaşkanımızın, Baykal ile Dış işleri bakanlığında görüşmelerini öyle alaycı bir dille anlatıyorlar ki, bari kahvehanede görüşselerdi, daha iyi olurdu diyecek kadar alaya alıyorlar. Eh, dedim ya bunlara Sarı Öküz verildi bir kere. İstekleri alaycı konuşmalarının önü alınmaz artık. Hele hele bundan sonra hiç.

AK Parti ile birlikte CHP´nin koalisyon kurmasını ABD de, diğer devletlerde ister gibi görünüyor. İstanbul´daki patronlar da, Anadolu sermayesi de sanki bu oluşumu destekler gibi demeçler vermeye başladılar. Ama herkesin, her partinin ayrı bir hesabı var.

Kimisi azalan oyları nasıl eski haline döndürürüm, diyor. Diğerleri de bu iktidarı hükümet olmaktan nasıl uzaklaştırırımın peşinde. Ama bir gerçek var ki bizi bize bırakmayacaklar. Yine de umutlu olmak istiyorum. Yaşanacak güzel günlerin bizleri beklediğini hayal etmek istiyorum. Seçilen vekillerin de ÖNCE TÜRKİYE diyerek işe başlamalarını gönülden destekliyorum.

On bir ayın sultanı olan mübarek Ramazan ayının öncelikle ülkemize barış ve huzur getirmesini ve hayırlara vesile olmasını diliyorum .Kalın sağlıcakla?