Bugün, 23 Nisan 2024 Salı

M. Yetkin KARAMOLLAOĞLU


FINDIKTA HAREKETLİ GÜNLER

FINDIKTA HAREKETLİ GÜNLER


Fındık sezonu yaklaştıkça ortamda hareketlilik de başladı.

Ulusal Fındık Konseyi`nin üyeleriyle, Ordu Ticaret Borsası Salonunda düzenlenen toplantıya katıldık. Çoğunluğunu ihracatçıların teşkil ettiği toplantıda, fındık konusu enine boyuna tartışıldı. Konuşmacılar, “Son yıllarda fındık konusu çok konuşulacak!” gibi sözler ettiler.

Fındık üreticileri, küresel ısınmadan dolayı zor günlere doğru sürükleniyor.

30 Mart 2014`te yaşanan don olayı hâlâ gündemini korumakta. Yükseklerde fındığın üç yıl olmayacak kadar yangın geçirdiği vurgulanıyor. 2015 yılında üreticilere verilecek olan alan bazlı desteğin yarısının, 2014 yılında verilerek sıkıntılarının biraz olsun giderilmesini önerdiler. Fındık Konseyi çiftçinin hangi derdine çare oldu. Hiçbir faydasını görmedik!” diyen üyeler konseyin amaca uygun çalışmasını istediler.

Konseyin üyesi olarak katıldığımız toplantıda tartışmaların yararlı olduğunu zannetmiyorum. Oradaki katılımcılar bazı gerçekleri görmemezlikten geldiler. Karadeniz bölgesi doğusuyla, batısıyla fındık üretiminde en önemli bölgelerden birisi.

Bunun değerini bilmiyoruz. Her kesim çıkarları için senaryolar yazıyor.

Çarşamba ve Bafra ovalarını göz önünde tutan çevreler taban arazide fındık üreten üreticilerine ambargo koydurarak üretimi yok etmek istiyorlar. Ovaların 3/2`si zaten bitkisel ürünlerle bezenmektedir. Fındık üreten bir kısım üreticiyle “Sen fındık üretmeyeceksin!” demek yanlış.

30 Mart 2014`te meydana gelen don faciasının yaralarını, ovadaki fındık üreticileri saracak. Onlar olmasaydı panik içinde olan ihracatçı fındığı nereden bulacaktı?

Piyasaya psikolojik hava sokarak “Dışarıdan fındık ithal ederiz.” gibi sözlerle üreticinin moralini bozacaklarını sanıyorlar. Aslında 4 vagon fındık bile ithal edemeyeceklerini hatırlatmak isterim.

Fındık rekoltelerinin bölgelerde bir bir Tarım Bakanlığınca açıklanması bile çıkar çevrelerin hesabına gelmiyor. Samsun bölgesinde fındık rekoltesi geçen hafta açıklandı. Geçen yıl 78 bin ton olan rekolte, bu yıl 57 bin ton olarak belirlendi. Terme`nin 18 bin ton olarak tahmin edilen rekoltesi, bu yıl 12 bin ton olarak ilan edildi.

Rekoltenin Türkiye bazında 400-450 bin ton arasında olacağı noktasında birleşen üyeler, ihracatçıların Avusturya`da yaptıkları fındık toplantısında “500 bin tonu nereden buldular?” diye sordular. Onların tahminlerini yapan hangi bilim adamları, “Bizler masa başında değil, alanlara inerek akademisyenlerden oluşan bilim adamlarıyla bilimsel olarak yapıyoruz.” dediler. Onların yaptığı rekoltenin daima yanlışlıklarla dolu olduğunu söylediler.

Toplantıda üyeler, bu yıl üreticinin ürünlerini emanete bırakmadıkları gibi pazara da ağır ağır indireceklerini açıkladılar.

Üretici bugüne kadar kendilerini sömüren grubun nerelerde toplantı yaparak menfaatlerini tartıştıklarını biliyor. Bundan böyle gelecek günler, geleceğini düşünen üreticinin olacaktır.

Yarınınız bugünden güzel olsun.