Bugün, 29 Mart 2024 Cuma

Selim EROĞLU


GENÇLERLE BAŞBAŞA


Hemşehrimiz, aslen Çarşambalı olan Ord. Prof. Dr. Ali Fuat Başgil´in bize hitap eden en önemli eseri şüphesiz ´´Gençlerle Başbaşa ´´ sıdır.

Ord. Prof. Dr. Ali Fuat Başgil , Grenoble Üniversitesi Hukuk Fakültesinde doktora yaparak Paris Edebiyat Fakültesi Felsefe Kolu ile Paris Siyasi İlimler mektebinden diploma alarak tamamlamıştır. 1929 yılında üç fakülte, bir yüksek okul diploması ve hukuk doktoru ünvanı ile memleketine dönen bu vatansever adam, Avrupa hukuk sistemini çok iyi bildiği kadar kendi memleketinin değerlerine de son derece vâkıf kudretli bir ilim adamıdır.

Türkçe ve Fransızca çeşitli eserleri yayınlanan ve pek çok uluslararası kongrelerde memleketini temsil eden Ali Fuat Başgil´ in vatanına ve gençliğe hizmetlerinden biri de ilim ve irfan kürsülerinde konferanslarıyla başarılı talebeler ve vatansever bir gençlik yetiştirmek idealidir.

Gençlerle Başbaşa , Ali Fuat Başgil´ in vefatından sonra bile vatan evlatlarına ahlak, gayret ve başarı metotlarını aşılayan en önemli vasiyeti niteliğindeki eseridir.

Bu eseri okuyan ve okuduklarıyla amel eden gençler O´nun tabiriyle ´´münevver, mütefekkir, muharrir´´ olmanın yanında başarılı olmanın da anahtarını bilmiş olacaklardır.

Eser, kişisel gelişim kitaplarının babasıdır. Tercüme değil teliftir. Yabancı değil, yerli ve millidir. Bizdendir, bize göre recefe sunmaktadır.

Yaklaşık 80-90 sayfalık bu eseri her Türk genci okumalıdır ve okuduklarıyla amel etmelidir.

Yazar, gençlere bütün tavsiyelerini kendi hayatında uygulamıştır. Uygulamıştır ki büyük adam olmuştur.

Yokluk ve sefalet içinde Çarşamba ´dan çıkıp İstanbul´da, Paris´te okuyup büyük adam olmak her baba yiğidin harcı değildir.

Ancak sabırlı, kararlı, azimkar, çalışkan ve iradeli insanların işidir.

Kimse zirveye eli cebinde çıkamaz. Çıkarken ter dökmek gerekir. Yakuşta akmayan ter, inişte gözyaşı olur.

Ben bu eseri bütün öğrencilerime okutuyorum, içinden sorular soruyorum. Hatta ´´bu eseri okumayan bu okulu bitiremez; bitirse bile hayatta muaffak olamaz. ´´ diye keskin cümleler kuruyorum.

Dikkat ettim , eseri özümseyenler, ve buradaki prensipleri uygulayanlar hayatta hep başarılı oldular. Onların başarıları bir öğretmen olarak beni mutlu ediyor.

Ali Fuat Başgil gençliğe seslenirken, ´´ başarının önünde üç önemli düşman vardır.´´ diyor.

´´Bunlardan birincisi tembellik , ikincisi kötü arkadaş , üçüncüsü de kötü örneklerdir.´´

Başarılı olmak isteyen bir kişi ilk önce tembelliği yenmek zorundadır. Tembel insana ne derseniz deyin beyhudedir. Tembel insan yemek yemeğe bile üşenir.

İki tembel, bir armut ağacının altında sırtüstü yatıyormuş. Biri yukarıda sararmış, güzel armutları görünce iştaha gelmiş ve şöyle demiş :

-Şuradan ağzımıza birer armut düşse de yesek . Öbürüde ne dese beğenirsiniz ?

-Erinmeden sen onu nasıl söyleyebildin ?

Heyhal ! Tembel insanların işte ahvali böyle . İlk yapılcak iş tembelliği ortadan kaldırmak olmalıdır. Kişinin en önemli düşmanı tembelliktir. Tembel insanların nefisle, şeytanla ve şeytanlaşmış insanlarla mücadele etme ve bu mücadelerden zaferle çıkma ihtimalleri sıfırdır.

Gelecek haftalarda devam etmek ümidiyle yazımı eserden bir alıntıyla bitirmek istiyorum:

´´Çalış genç arkadaşım çalış !

Nâmerde muhtaç olmak ölmekten beterdir.

Gençliğini eğlenmekle geçiren ihtiyarlığını ağlamakla geçirir.´´

Yarınınız bugünden daha güzel olsun.