GÖNÜL İNSANI OLABİLMEK

Gönülsüz yenen aş, ya karın ağrıtır ya baş.
Ekmek yapmaya gönlü olmayan kadın, üç gün un elermiş.

Gönül ferman dinlemez.
Gönül kocamaz.

İçinde gönül geçen, bir çırpıda hatırlayabildiğim atasözleri. Yunus Emre de bir şiirinde; isterse var bin hacca ; hepsinden iyisi bir gönüle girmekmiş, diyor. Çok derin bir söz. Bir gönle girmeyi bin hacca gitmekten evla tutuyor. Hakikatte öyle midir ? Üzerinde hassasiyetle düşünmeye değer.

Derginin birinde “Bir Gönül İnsanın Portresi” adlı bir makale okudum. Okudukça notlar aldım. Kendi ahvalimi gözden geçirdim. Yazarın tespitlerinin şahsımda ne kadar tezahür ettiğine baktım. Bir hayli mesafe kat etmem gerektiği kanaatine vardım. Ben de dahil olmak üzere günümüz insanı, parayı pulu, servet ü samanı, taç u tahtı ön plana almış, asıl önemsenmesi gereken şanı, şerefi, haysiyeti, insaniyeti ikinci plana itmiş.

Nedir gönül insanı ?
Gönül insanı nasıl olmalıdır ?
Biz ne derece gönül insanıyız ?

Biz gönül insanıyız diyelim, çevremizdeki insanlar da acaba gönül insanı mı?
Gönül insanının özellikleri nelerdir?

“Gönül insanı, ufku, inancı ve davranışlarıyla tam bir ruh ve mana kahramanıdır.
Gönül insanı, kalbi ve ruhi hayata programlı, maddi-manevi bütün kirlerden uzak durmaya kararlı, şeytanı duygulara karşı her zaman uyanık; kin, nefret, hırs, haset, bencillik ve şehvet gibi hastalıklarla mücadele azmiyle donatılmış tam bir tevazu abidesidir.

Konuşup gürültü çıkarmaktan çok, inandıklarını yaşayan, yaşadıklarıyla başkalarına da örnek olan bir iman ve mücadele adamıdır o.
O, herkese gönlünü açar, herkesi şefkatle kucaklar ve toplumda hep iyilik meleği görüntüsü sergiler. Allah`tan başka kimseden bir şey beklemez.

Tavır ve davranışlarıyla herkesle uyum içinde olmaya çalışır, kimseyle cedelleşmez, hiç kimseye karşı düşmanlık beslemez.
Dini, ülküsü, ülkesi için hizmet eden herkesi sever. Bütün iyi hareketlerinden dolayı herkesi alkışlar.

Gönül insanı, her zaman kendi ayıplarıyla meşgul olduğundan kimsenin eksiğiyle uğraşmaz/uğraşamaz.
Gönül insanı, aynı yönde yürüyüp, aynı ideali paylaşanlarla asla rekabete girmez. Onlara karşı katiyen kıskaçlık duymaz. Aksine onların noksanlarını giderir, eksikliklerini tamamlar.

Başkalarının mutluluğu yolunda rahatlıkla kendi saadetini feda edebilir.
Gönül insanı hiç kimseden korkmaz. Hiçbir hadise karşısında, telaşa kapılmaz. Allah`a dayanır ve doğru bildiği şeylerden asla geriye durmaz.

Gönül insanı kimseye gücenmez. Yol arkadaşlarını asla satmaz.
İnsani değerlerin hor görüldüğü, dini ve milli hassasiyetlerin hafife alındığı malayani işlerin çoğaldığı zamanlarda, başka bir şeye değil, bu tür özelliklere sahip gönül insanlarına hem de hava kadar, su kadar, ekmek kadar, ihtiyacımız olduğunu bir kez daha

hatırlatıp, kendinizi hesaba çekmek kanaatindeyim.
Sağlıcakla kalın.