Bugün, 23 Nisan 2024 Salı

Ahmet SEZGİN


GÜL YÜREKLİ EDEBİYAT ÖĞRETMENİMİZ TEMEL AYÇİÇEK

GÜL YÜREKLİ EDEBİYAT ÖĞRETMENİMİZ TEMEL AYÇİÇEK


    Terme İmam-Hatip Lisesinde 1979-1984 yılları arasında 1 yıl Türkçe dersimize, lise kısmında da 4 yıl Türk Dili ve Edebiyatı derslerimize giren; adaleti, merhameti, sorumluluğu, azmi ve gül yüreğiyle gönüllerimizi fetheden çok değerli ve sevgili Temel Ayçiçek Hocamızın vefatını büyük bir teessürle öğrendim 24 Şubat günü. Bir yıl önce sevgili kardeşi Piri ağabeyden kanser olduğunu, tedavi gördüğünü öğrenmiştim ama her şeye rağmen iyileşeceğini umut ediyor, dua ediyordum. 
        Çıkarmayı hayal ettiğimiz “1975'ten Günümüze Terme İmam-Hatip Lisesi” albümü için 3 yıl önce kendisinden hatıra yazmasını talep etmiştim sevgili hocamdan. Çok anlamlı, samimi, güzel bir yazı yazıp göndermişti bana. Meslek hayatında 10 üzerinden 10 alan ilk ve tek öğrencisinin benim olduğunu, benim iyi bir edebiyatçı ve yazar olacağımı öğrenciyken hissettiğini yazmıştı.Çok mutlu olmuştum. Terme İmam-Hatip Lisesinde güzel işler yapan şuurlu öğrencileriyle gurur duyduğunu ifade edip veda eder gibi helallik istemişti bu hatıra yazısında: “Bugün o zamanki öğrencilerimizden bir kısmını önemli görevler yüklenmiş olarak görüyoruz. Bu da bizlere gurur veriyor. İnşallah, işlerini varlık sebebi şuuruyla yapıyorlardır! Kendilerine başarılar diliyorum. Hepsine sevgi ve selamlar sunuyorum. Allah'a emanet olsunlar... Ben şimdilik İstanbul'dayım. Ara sıra Terme'ye geliyorum. Bazen de memleketim olan Trabzon'a gidiyorum. Bunlar kısa süreli oluyor. Bunun için herkesle görüşmem mümkün olamıyor. Buradaki işlerimi hallettikten sonra doğup büyüdüğüm ve uzun süre öğretmenlik yaptığım o yerlere, Allah izin verirse, dönmeyi düşünüyorum. İnşallah, nasip olur!” O zaman kanser değildi. Çok etkilenmiştim o yazısından. 
          İki hafta önce "1975'ten Günümüze Terme İmam-Hatip Lisesi" isimli kitabımızı göndermiştim İstanbul'a. Hocama bu kitabımızın hemen ulaşmasını, onun mutlu olmasını arzu ediyordum. Kardeşi Piri ağabeyden adresini alıp Temel Hocama güzel bir sürpriz yapayım demiştim. Uzun bir mesaj da yazdım gül yürekli hocama. Moral vermeye çalıştım. Salih oğluyla yazıştık. Mesajımı babasına okuduğunu, kitaba çok sevindiğini, şöyle bir göz attığını, kendini toparladığında okuyacağını ifade etmişti. Selam ve teşekkürlerini bildirmişti. Ama takdir-i ilahi böyleymiş meğer. Onun bugün Hakk'a kavuştuğunu öğrendik. 
           Beş yıl ilkokul öğretmenliği yaptıktan ve arkasından Trabzon Fatih Eğitim Enstitüsü Türkçe Bölümünü bitirdikten sonra 1977 yılında Türkçe ve Türk Dili ve Edebiyatı öğretmeni olarak Terme İmam-Hatip Lisesinde göreve başlayan Temel Ayçiçek Hocamız, burada çalışan ilk Türkçe öğretmeniydi. Çok değerli Temel Hocamızın benim ve bizim kuşağın üstünde, Terme İmam-Hatip Lisesinde emeği ve hakkı çok büyük. Bizim eğitim hayatımızda, Türkçe, edebiyat ve duygu eğitimimizde ruh ve zihin temelimize en sağlam çiviyi çakan hocalarımızdan biriydi o. 
           Yüreğimize çok dokunan gül yürekli Temel Hocamın okumayı, yazmayı, edebiyatı, öğretmenliği sevmemde çok büyük etkisi olmuştu. İkamet ettiği Çay Mahallesinden okulun bulunduğu Yalı Mahallesine asfalt boyu gidip gelirken Temel Hocamızı kitap okurken görürdük. Okuma ve kitap sevgisiyle ilgili öğrencilik hayatımdaki en güzel modeldi bu görüntü. Sevgili Temel Hocam; dürüst, adil, disiplinli, planlı, ağırbaşlı, olgun, inançlı, edepli, merhametli, vatansever, gayretli, okursever, idealist kişiliğiyle bizlerin gönlünde taht kurmuştu. Temel Hocamızı sevmeyen, ondan razı olmayan öğrencisine rastlamadım hiç.Terme Fatih Camiindeki kılınan cenaze namazındaki güzel kalabalık da bunun şahidiydi.
          Allah rahmet eylesin, mekanı cennet olsun. Ailesi ve sevenlerine sabır versin. Güzel adam ve mümindi. Cennette kavuşuruz sevdiklerimize inşallah. “Ten fanidir, can ölmez./ Ölürse ten ölür, canlar ölesi değil.” Ruhuna Fatiha...