Bugün, 24 Nisan 2024 Çarşamba

Yılmaz İMANLIK


GÜNEŞİ KALBİNDE TAŞIYAN O İNSANLAR


Ünlü bir yazar ne güzel söylemiş: ?Uçsuz bucaksız bir okyanus gibidir zaman, sularında sürüklenenleri tanımaz bile. Günler, aylar, yıllar bu akışın büyük küçük limanları??

Zamana kendimizi tanıtmak için bir şeyler yapmalıyız. Geçen her mevsimin saçlarından bir tel olsun koparmalıyız. Baharda açan çiçekler ruhumuzun derinliklerine nasıl serinlik veriyorsa sonbaharda savrulan yaprakların da bize anlatmak istediği mutlaka bir şeyler vardır. Küçücük bir yaprağın kendini sağa sola vurması, rüzgârın önüne katılarak parçalanması, şairlerin şiirlerini onlarla süslemesi hiç boşuna olabilir mi?

Gündüz dahi olsa güneşi ancak görmek isteyenler, bakmasını bilenler görebilir. Bir de güneşi kalbinde taşıyanlar vardır. Onlar ise en karanlık gecede bile hiç bir kılavuza gerek duymadan önünü görebilirler.

Güneşi kalbinde taşıyan insanların ışığını kimse çalamaz.

Onlar avuçlarından gül tohumları gibi ışık tohumu serper gittikleri her yerde. Buz dağları onların gözlerindeki ışığa dayanamaz erir ve yol verir ışık ordularına.

Bir ülkeyi yok etmek için güneşi kalbinde taşıyan insanları yok etmek kâfidir. Bir ülkenin yücelmesi, payidar olması da yine o insanların ayakta durmalarıyla mümkündür.
Sular bulanmadan durulmaz. En güzel dostlukların değeri ayrılıklarla anlaşılır. Her ayrılık yeni bir kavuşmadır aslında. Ve her kavuşma yeni ayrılıklara gebedir. Önemli olan güzelliği yakaladığımız anda onu en iyi bir şekilde yaşamaktır. Yarınlara ertelenen yaşamlar yitirilmiş umutlardır. Mutluluğun hep ayrıntılarda gizli olduğu söylenir. Mutlu olmak isteyen insana düşen görev hayatın ayrıntılarını göz ardı etmemektir.

İnsan başarılarıyla mutluluğunu pekiştirmelidir. Başarı kolay elde edilemez. Kolay elde edilen başarıların ömrü az olur ki bu da yine başarısızlık demektir. Bir şeyi başarmak isteyen, başaracağına inanan ve bu uğurda gayret gösteren kişi başarılı olur. Başarı fedakârlık basamakları üzerinde kuruludur. Fedakârlık merdivenine sağlam basmayan insan başarıya ulaşamaz.

Hayatından, zamanından, malından fedakârlık yapmaya çekinen insan daha ilk basamakta yorulur.

Yaşama sevinci bazen bir kelebeğin gözlerinde gizlidir. Bir kelebeğin gözlerine özlemle bakabilirsek, kanatlarına imrenip özgürlüğüne heves edebilirsek yaşama sevincimizi gözlerimizde taşıyabiliriz.

Kelebekler çiçeklere konar. Onlar için hangi çiçeğin faydalı, hangisinin zararlı olacağını bilirler. Özgürlüklerini ellerinden alacak hiçbir çiçeğe konmazlar. Bizler de etrafımızdaki güzelliklerin farkına varıp yalnızca güzel olan çiçeklere konduğumuz zaman hayallerimizi o güzelliklerle süslemiş oluruz. Yolumuzu şaşırıp dikenlere de konsak onların ruhumuza verdiği acı bizi yolumuzdan alıkoymamalı.

Başarıya giden yol engellerle dolu olmazsa ulaştığımız yer amacımız değildir. Çünkü engelsiz bir yolda herkes yürüyebilir. Bizleri yücelten zorlukları başarmaktır.