- En ufak bir iyiliğin ve en ufak bir kötülüğün bile karşılığını bulacağına inanır.
- Gönül huzuru ve vicdan rahatlığı ister.
- Tüm işlerini hakkını vererek, titizlikle ve danışarak yapar.
- Boş ve yararsız şeylerden yüz çevirir; boş durmaz, boş kalınca başka işe yönelir.
- Cahillerden yüz çevirir; boş söz işitince vakar ile geçip gider.
- Az uyur.
- Tedbirlidir; daima hazırlıklı ve uyanık bulunur.
- Bollukta da darlıkta da, kazançlarından ihtiyacı fazlasını iyilik yolunda harcar.
- Harcadığında ne israf ne cimrilik eder.
- Malından isteyene ve mahrum kalmışa belli bir hak tanır; yoksulu doyurur ve yoksulu doyurmaya teşvik eder.
- Elinden çıkana üzülmez; isteyerek verir. İyilerinden ve sevdiklerinden verir.
- Borcuna sadıktır.
- Emeksiz haksız kazançtan kaçınır; kumar oynamaz.
- Mal biriktirmez. Hırsızlık yapmaz.
- Anne babasına güzel söz söyler, iyi davranır, esirgeyerek alçakgönüllülükle üzerlerine kanat gerer.
- Akrabalık bağlarını canlı tutar.
- Varsa eşine sadık kalır ve evliliği teşvik eder. Namusunu korur.
- Soyların belli olmasını teşvik eder.
- İnsanların mahremiyetlerine saygı duyar, kendi evinden başka eve izin verilinceye kadar girmez.
- Yetimi ve yetimin haklarını korur.
- Kadınların kadınlıklarının (fuhuş, teşhir, vb. yollarla) sömürülmesine karşı durur.
- Adaleti ayakta tutar; hükmettiğinde adaletle hükmeder. Görevi ehli olana verir.
- Doğruyu getirir ve söz ve işleriyle onu tasdik eder.
- Herkesçe güvenilir ve dürüst olarak bilinir. Doğruyu gizlemez.
- Yalan yere şahitlik etmez, en yakını dahi olsa kimseyi kayırmaz.
- Yapamayacağı şeye söz vermez ve gerçekte yapmadığı şeyi söylemez.
- İlke ve inançlarını arzu ve heveslerine ve her türlü menfaate tercih eder.
- Çaresiz kalsa bile inanç veya ilkelerinden vazgeçmek yerine başka bir yere göç etmeyi tercih eder.
- Şahitlik etmekten kaçmaz. Hainlik yapmaz; karşısındaki ona hainlik yapsa veya karşısındakinin ona hainlik yapacağını düşünse bile.
- Kötülük üzere gizli konuşmaz. Yalana kulak vermez.
- Sağlıklı düşünmesini engelleyecek şeylerden uzak durur.
- İnanmak için mucize beklemez.
- Büyüyle, falla uğraşmaz.
- Haberin doğruluğunu araştırır; kulaktan dolma bilgiyle, zan ve tahminle konuşmaz; kesin bir delil olmadan hiç bir şey hakkında münakaşa etmez.
- Hayra çağırır, iyiliği tavsiye eder, kötülükten sakındırır.
- Çokluğu bir ölçü olarak almaz ve çokluk kuruntusuna düşmez.
- Grupçuluk yapmaz; ortak temeller üzerinde yoğunlaşır, farklılıkları ayrılık vesilesi yapmaz.
- Düşmanlık üzerine yardımlaşmaz. İnsanların arasını düzeltir, aralarına ayrılık sokmaz.
- Zalimlere karşı onurlu ve zorlu, diğerlerine karşı alçak gönüllüdür.
- Kalbinde kin tutmaz. Kendi gibi kimseleri kardeş edinir, onlarla bağlarını canlı tutar.
- Dost, akraba ve yakınlarını ziyaret etmeyi bırakmaz.
Evet, şimdi bakalım ne kadar güzeliz. Güzellikle ve sağlıcakla kalın.