Bugün, 19 Nisan 2024 Cuma

Mehmet TÜRKAN


HAYAT EVE SIĞAR

HAYAT EVE SIĞAR


    Bu günlerde yaşadığımız küresel sıkıntı ve küresel bir salgın dolayısıyla yazacak başka bir konu bulmakta oldukça zorlandım. Bu sebeple dilim döndüğünce bu belâ ve musibet ile ilgili birkaç şey söylemek istedim.
Tarih boyunca birçok salgınlar yaşanmış binlerce belki milyonlarca can kaybı olmuştur. Bu gün de başımızda bir musibet var ve hızla yayılma eğiliminde. Bu süreçte hepimizin yapacağı bir şeyler mutlaka vardır.
Görülüyor ki tehlike aslında çok ciddi ve aslında bütün yaştaki insanları kapsıyor. Öncelikle ve özellikle 65 yaş üstü ve kronik rahatsızlığı bulunan insanların dışarı çıkmaması isteniyor. Uyarılar yapılıyor. İlgililerin ve devlet büyüklerimizin uyarıları dikkate alınmalı, kronik rahatsızlığı olanlar ve bu yaştaki insanlarımız dışarı çıkmamalıdır. Çünkü bu virüs belâsı en çok onları etkiliyor ve belki de ölümüne sebep oluyor.
Devletimiz bu virüs belâsıyla baş edebilmek için birçok tedbir aldı. Almaya her gün artırarak devam ediyor. 
Üniversiteler bir süre tatil edildi. Birçok üniversite uzaktan eğitime geçti, geçiyor. Birçok merkezi sınav ertelendi.  Milli Eğitime bağlı bütün okullarda ise önce tatil öne çekildi ve ardından EBA üzerinden uzaktan eğitime geçildi. Şu anda tatilde değiliz ve sanal ortamda Eğitim Bilişim Ağı üzerinden uzaktan eğitim yapıyoruz. 
Hayatımız ile ilgili birçok kısıtlama geldi. Bunların hepsi bu belânın belinin kırılması içindir. Biz de evde kalarak bu tedbirlere destek vermek zorundayız. Basit sebeplerle bu kısıtlamalara aykırı davranmamalıyız. Devletimizin bütün kurumları bizim için çalışıyor, gecesini gündüzüne katıyor. Bizden de evde kalmamızı istiyorlar.
Doğrusunu söylemek gerekirse en büyük tedbir içimizde olmalı ve kendi tedbirimizi kendimiz almalıyız. Anlaşılan o ki bu virüs bağını bir yerde koparmamız lazım. Bunun için de gençlerin tedbiri belki hasta ve yaşlılarımızdan daha önemli. Kendisini etkilemeyen veya çok hafif bir şekilde geçirdiği bir hastalığın taşıyıcısı olup birçok sevdiğinin ölümüne sebep olabilir. Gençlerimiz ortalıkta dolaşarak kuralları tanımayarak felaketin asıl taşıyıcısı olabilmektedir. 
O yüzden gençlerimize de evde kalın gençler diyoruz. Evde kalın ki bu musibeti birlikte atlatalım. Biliyorum içiniz içinize sımıyor ama yapacak başka bir şey de yok. 
Belki de bu felaketi güzelliğe de çevirebiliriz. Meselâ ailemizle güzel ve etkili vakit geçirmek. Okuyamadığımız kitapları okumak, anlatamadıklarımızı birbirimizle paylaşmak. Bu belânın defi için evde kaldığımız süre içinde kendi kendimizi yetiştirmek için bir fırsata dönüştürmek.
O sebeple diyoruz ki ülkemiz için, ailemiz için, komşularımız, sevdiklerimiz için ve belki de en önemlisi kendimiz için “Evde Kal”, “Evde Hayat Var”,  “Hayat Eve Sığar”
Daha güzel günlerde sağlık sıhhat içinde buluşmak dileğiyle.