Bugün, 19 Nisan 2024 Cuma

Mehmet TÜRKAN


HIDIRELLEZ-2


Anadolu´da Hıdırellez kutlamalarında yapılması adet olan eğlenceler ve kır gezilerinin yanı sıra pek çok batıl inançta görülmektedir. Bunları şöyle sıralayabiliriz:

Bütün senenin sıcak ve sıkıntısız geçmesi için ateş üzerinden atlama, kısmetin açılması için niyet edip mani söyleme, ev sahibi olmak için o gece gül dibine evcik yapma, zengin olmak için gül dibine para gömme, hastalıklardan korunmak için yeşil çimenler üzerinde yuvarlanma, şifa için çok çeşitli çiçeklerin bulunduğu sudan içme, bereket için çok renkli elbiseler giyme? vb.

Anadolu´nun bazı köylerinden Hıdırellez inanç ve geleneklerinden örnekler vermeye çalışalım:

Bazı köylerde Hıdırellez olan 6 Mayıs günü çocuklar bir kabın içine su doldurup suyun içine bir kurbağa koyar üzerini bir bez ile bağlarlarmış. Evleri sıra ile dolaşarak fasulye, nohut, tereyağı, pirinç, bulgur toplarlar sonra da bu malzemelerden köyün en güzel yemek yapan ihtiyarına pilav pişirtilip topluca yenilirmiş. Bu malzemeler toplanırken hep bir ağızdan:

?Yağ yağ yağmur
Teknede hamur
Ver Allah´ım ver
Sicim gibi yağmur?
Tekerlemesi söylenirdi.

Anadolu´nun bazı köylerinde 5 Mayıs akşamı köylüler köy odasında toplanır. Hedefe bir yumurta dikilir. Gençler Tüfek ve tabancalarla nişan alır, vuran gence de bir koç veya seyis hediye edilirdi. Yine 5 Mayıs gecesi soğan yaprakları eşit olarak kesilip ikisine de ayrı ayrı birine siyah diğerine beyaz iplik bağlanır ve dilek dilenirdi.
Hıdırellez günü sabah olunca bunların hangisi daha çok uzamışsa o dileğin kabul olduğuna inanılırdı.

Gelinler akşamdan baba evine gönderilirdi. Baba evine gönderilen gelinler hep bir araya toplanıp büyük ceviz ağaçlarına zincirlerden salıncaklar kurup hep bir ağızdan türküler söylerlerdi.

Hıdırellez günü kutlama yerine hep birlikte gidilir, çayırlıklarda güreş tutulur, kazananlar alkışlanıp ödüllendirilirdi. Ayrıca topluca yemek yenilir, topluca dua edilirdi.

İnanışa göre Hızır ve İlyas senede bir kez buluştuğu için bunu iyi değerlendirmek gerekirmiş. Bunu değerlendirmek için bazı gelenekler ve adetler oluşmuş. Anadolu´muz daha nice efsaneler vardır. Ancak kimi gün yüzüne çıkmış kimi hafızalardan silinip gitmiştir. Faruk Nafiz Çamlıbel´in bir şiirinde söylediği gibi Anadolu´muz yazılmamış destanlarla doludur. Her karışında atalarımızın kanı, kefensiz şehitleri vardır. Her yöresi, beldesi, köyleri bilinmeyen binlerce olayı ve kahramanları bağrında saklar. Binlerce efsane, halk hikâyesi, binlerce ve destanlarla örülüdür. Her biri ayrı bir fedakâr araştırıcıyı, kültür işçisini, gönül dostunu beklemektedir. Bir
katre faydada bulunabilirsek ne mutlu.

6 Mayıs günü geldiğine göre artık yaz geldi diyebiliriz. Hâlâ ısınmayan bu günlerden sonra Hızır ile İlyas buluşur Hıdırellez olur ve yaz gelir diye bekliyoruz.