Yolu hasretle gözlenen zaman dilimine kavuştuk.
28 Haziran Cumartesi Ramazan ayına girdik. Hepimiz için hayırlara vesile olmasını diliyorum.
Yüce Allah (CC), Bakara suresi 183. ayette, “Ey iman edenler! Allah`a karşı gelmekten sakınmanız için, sizden öncekilere farz kılındığı gibi oruç size de farz kılındı” buyurduktan sonra yine Bakara suresi 185. ayetinde de; “O Ramazan ayı ki… kim bu aya ulaşırsa oruç tutsun” buyurmaktadır.
Artık tereddüt yok. Bundan sonra kula düşen, emre uygun hareket etmektir.
Ramazan `hayır` ayıdır. Ramazan hayırda yarışma ayıdır.
Burada hayrı dar manada düşünmeyeceğiz.
Namazda hayır vardır. Zekatta hayır vardır. Kuran okumada hayır vardır.
Bunun gibi oruçta da hayır vardır. Ramazan ayında fakirleri düşünmek de bir hayırdır. Onlara yardım etmek de bir hayırdır. İnsanlara söylenecek bir güzel sözde de hayır vardır. Kısacası oruç ibadetinin geniş bir `hayır` kapsamı vardır.
Yüce Allah(CC), “Oruç benim içindir ve onun sevabını ben takdir ederim” buyurmuş.
Lakin orucun sevabı, oruçlunun onu ne kadar özümsediğine, şartlarını ne kadar yerine getirebildiğine bağlıdır. Aman dikkat! Orucumuz, “Nice oruçlunun orucundan nasibi, aç ve susuz kalmaktan ibarettir” hadisinin işaret ettiği duruma düşmesin.
Ramazan ayı, dini bilgilerin ve İslamî hayat anlayışının geniş kitlelere ulaştırılmasında bir fırsattır. Ancak ramazan proğramı yapacağız diyerek, televizyonlarda kavgacı tartışmacıları, ya da belli çevrelere yaranmak adına fetvalar düzenleyen sözüm ona ilahiyatçıları görmek istemiyoruz.
Medyada, “Oruç tutmadığı için dövüldü”, “Oruç tutmayana mahalle baskısı” ve “Neden oruç tutmuyorsun dayağı” gibi asparagas `oruç baskısı` haberlerini de görmek istemiyoruz.
Oruçlar, iftar ile açılır. Tutulan oruçların sevabı, iftar ile kişinin hanesine yazılır. Ancak son zamanlarda iftarın sulandırıldığını görmek bizi üzüyor. Gazete başlıkları güzel: “X çalışanları iftarda buluştu.” “Filan firma, çalışanlarına Midilli restoran`da iftar verdi.” “Bilkent mezunları iftarda buluştu.” “Açık havada iftar keyfi”…
Başlıkları okuduğunuzda ne kadar mutlu oluyorsanız, sözüm ona iftara katılan bayanların fotoğrafını görünce de o kadar üzülüyorsunuz. İftarla, iftarın manası ile uzaktan yakından alakası olmayan bir kıyafet. Askısı omuzdan, kolları açıkta bırakan bir tişört. Derin göğüs dekolteli bir gömlek… Bunların, bir tanesi, iki tanesi değil, çoğunluğu böyle. Nereye geldiğinin, hangi ortamda bulunduğunun farkında değil. Açık giysilerin tanıtıldığı bir defileye gelmiş gibi! Sen, iftarın oruç ibadetiyle ilgili bir kavram olduğunu bilmiyor musun? İnsan birazcık düşünmez mi, saygılı olmaz mı?
Umarım oruç tutmayanlar da oruç ayına saygılı olurlar. Oruçluyu rahatsız edecek görüntüler sergilemezler. “Ülkede demokrasi var. İstediğimiz gibi hareket ederiz” yanlışına düşmezler. Sözlüklerde `edep` ve `saygı` diye kelimeler de bulunduğunu hatırlarlar.
Biliyoruz; herkesin kabahatı da, ibadeti de kendinedir. Herkes inancında serbesttir. Lakin, başkalarının inancına saygı denen bir şey var. İnsan olmanın gerektirdiği bir anlayış var.
Ramazanınız mübarek olsun. Yüce Allah (CC) huzur içinde, sağlık ve afiyetle oruç tutmayı nasip etsin. Herkese oruç tutma kolaylığı ve dayanma gücü versin. Ramazanı hakkımızda hayırlara vesile kılsın.
