Bugün, 28 Mart 2024 Perşembe

M. Yetkin KARAMOLLAOĞLU


HOŞGÖRÜLÜ OLALIM


Güneydoğudan gelen tarım işçilerimize yapılan yanlışlığı bir Termeli olarak kabul etmiyorum.

Terme´yi eskiden beri misafirperver, büyüklerine ve küçüklerine saygılı bir şehir olarak biliyorum.

İlçemiz de ekmek parası için güç koşullar içerisinde çalışmaya gelen tarım işçilerimize yardımcı olmamız gerekir.

Gelecekte fındık üreten üreticileri fındığın fiyatı değil, tarım işçilerinin ücret zorluğu karşımıza çıkacak.

Teknolojiyi ne kadar takip edersek edelim bahçelerimiz Avrupa´daki bahçeler gibi dizayn edilmediği için teknolojiden faydalanmamız zor olacaktır.

Fındıkların tarım işçilerinin yetersizliğinden erkenden toplama eksikliği hem randımana hem de bahçenin verimine etki etmektedir.

Kaliteli ürün yetiştirmek için Tarım Bakanlığının toplama tarihlerini takip etmemiz gerekir. Bizdeki bu eksikliği en çok gurbetteki fındıkçı kardeşlerimiz yapıyor. Onların aceleciliği hem tarım işçisinin fiyatlarını tetikliyor, hem de kaliteyi düşürerek pazarlamadaki fiyatları etkiliyor. Bahçeleri de bitiriyor.

Yerli tarım işçilerimiz daima fırsatçılığı göz önün de tutuyor.

Dışarıdan gelen tarım işçileri onların bu hareketlerini takip ediyorlar. İşçi başları ikili fiyat uygulaması devam ederse biz elçiler olarak bir daha Karadeniz bölgesine gelmemeye kararlıyız. Mutlaka ücret konusunu ilgililerin gözden geçirmesini istiyoruz diyorlar.

Üreticilerin gelecekteki korkusunun tarım işçilerinin ücret konusu olduğunu söylemişti. Bunu tekrar ediyorum. Yerli tarım işçilerimiz vasıflı tarım işçisi gibi hareket ediyorlar. Onlara da bindikleri dalı kesmemelerini günü koşullarına göre ücretleri belirlemelerini kurumlara saygılı olmalılar diye düşünüyorum.

Fındık eskiden çok itibarlı dövize endeksli bir ürün olarak gözdeydi.

Şimdi ne oldu.?

Göze mi geldi de yerlerde sürünmeye başladı.

Maliyeti 8,75 TL olan fındığın

7,5 - 8 TL´den alınması hoş bir şey değil.

Üretici burnundan soluyor biran önce TMO´nun alım kriterlerini yeniden gözden geçirmesi gerekir. Üretici fındığını TMO´ya götürüyor orada da iğnenin hemen hemen deliğinden geçiriliyor.

TMO´nun devrede olması üretici için çok iyi fakat serbest piyasayı regüle etmiş değil. Üreticiyi yok olan ürününü yanına götürdüğünde alışmadığı sözlerle karşı karşıya kalıyor.

Ne mi diyorlar?

Fındığın yaş.

Randıman yok.

Fiyat bu.

Verirsen ver vermezsen ben alamıyorum.

Bana göre fındıkçının da pamuk, tütün, pancar gibi sonu geliyor galiba.

Karadeniz de fındığın alternatifi ne olacak merak ediyor.

Söylemesi benden. Kalın sağlıcakla.