EĞİTİM SİSTEMLİ Mİ
Geçen gün yine üniversite sınavı ile ilgili bir haber çıktı karşıma. Haberde, yeni sınavın ilk oturumunda sadece 80 soru olacağı, LYS´nin yerine geçecek ikinci oturumda ise Türkçe, Matematik, Sosyal Bilimler ve Fen Bilimleri testi için 40 ayrı soru bulunacağı ve yabancı dil sınavına girecek adaylara ise 80 soru yöneltileceği yazıyordu. Ayrıca adaylar haziran ayında bir cumartesi günü ilk oturuma girecek, öğle molasının ardından ikinci oturum sınavlarına katılacak ve sadece yabancı dil sınavı ilk iki oturumun ardından pazar günü yapılacakmış.
Gülsem mi ağlasam mı bilemedim doğrusu, ama işin sonunda çoğumuzun ağlayacağı var gibi görünüyor.
Sürekli değişen eğitim sistemi kafamızı karıştırmaktan, biz öğrencileri daha da strese sokmaktan başka bir şey yapmıyor. Üniversitelerin, eğitimcilerin, öğretmenlerin, hatta ğrencilerin görüşlerini bile almadan onlarla ilgilenmeden bencil tavırlarla birtakım kararlar alıp uygulamaya geçiyorlar. Bu, ?gençlerimiz için uygun olur mu? değil, ?biz ne dersek o olsun, onlar zaten uymak zorundadır? düşüncesini yansıtıyor bana göre?
Öğrenciler keşke yetenekleri göz önüne alınıp ona göre sevdiği derslerle değerlendirilebilseler. Ama bunun olacağını pek sanmıyorum.
Bir de şu durum var: İki ayrı oturumun da bir güne konması hiç doğru gelmedi bana? Öğrenciler zaten yorulacak, sıkıntılar yaşayacaklar. Sınavın ve stresin daha birini atlatıp dinlenemeden o kafayla diğer oturuma girecekler. Bunun pek sağlıklı olduğunu düşünmüyorum. Gerçi bizim görüşümüzü soran mı var?
Geçmiş olsun diyelim.
