Bugün, 24 Nisan 2024 Çarşamba

Selim EROĞLU


HURAFELER VE AKİF


Milli şairimiz Akif 1930´lu yıllarda Mısır´da ikamet ederken, zaman zaman talebeleriyle sohbet eder.

O günlerde ay´ın, gün ve saat verilerek, tutulacağı haberi yazılır. Denilen gün gelir, hakikaten de ay denildiği gibi tutulur. Ay tutulunca uzaklardan silah sesleri ve teneke çalınmaları duyulur. Talebelerin bir kısmı bu adete iştirak etmek ister. Bazıları da işin hakikatini sorar.

O zaman AKİF, bu işin, yani ay tutulduğu zaman onu kurtarmak maksadıyla silah atmanın ve teneke çalmanın bir hurafe olduğunu söyler ve şu tarihi hakikati anlatır.

´´Ay tutulunca silah atmak , teneke çalmak, gürültü yapmak Timur zamanından kalma imiş. Timur Anadolu´da iken , bir müneccim filan gece ay tutulacak demiş. Bu haberi duyan Timur müneccimi çağırtmış. Ay´ın ne zaman tutulacağını sormuş. Müneccim, yaptığım hesaba göre falanca gün tutulacak demiş.

Timur, gaipten haber veren müneccime kızmış ve adamlarına ´´ bu herifi hapse atınız, o gece ay tutulursa ne ala, yoksa bunun boynunu hemen vurun´´ emrini vermiş. Adam , ilminden emin olarak hapse girmiş ve tayin ettiği geceyi beklemeye başlamış.

Günü , saati gelince ay tutulmuş. Müneccim, Padişah´ın ayın tutulduğunu görüp görmediğini sorunca, Timur´un ayın tutulduğunu görecek durumda olmadığını, daha akşamdan sızıp derin bir uykuya daldığını söylemişler. Bunun üzerine endişeye kapılan müneccim, kelleyi kurtarmak için bir çare düşünmüş. Sonra yanındakilere şöyle demiş: ´´ Görüyorsunuz ay tutuldu. Ay´ı tutan şeytandır. Silah atarak, teneke çalarak ve her türlü gürültü yaparak şeytanı korkutmazsanız ay böyle tutulmuş olarak kalır, siz de bir daha aydınlık yüzü göremezsiniz..´´

Müneccimden bunu dinleyen ileri gelenler hemen emir vermişler; şehir halkı silah atmaya, teneke çalmaya ve her çeşit gürültü yapmaya başlamışlar.

Duyduğu silah sesleri ve büyük gürültü yüzünden uyanan Timur, ayın tutulduğunu görünce müneccimin serbest bırakılmasını emretmiş. İşte bu adet rivayete göre o zamandan kalmış.´´

Bu husus, Safahat´ta şöyle geçer,

O rasathane-i dünya, o Semarkand bile;

Öyle dalmış ki hurafata o mazisiyle;

Ay tutulmuş, ´´kovalım şeytanı kalkın!´´ diyerek,

Dümbelek çalmada binlerce kadın, kız erkek!

Kaynak: M. Ertuğrul Düzdağ, Mehmet Akif Mısır Hayatı ve Kuran Meali, Şule Yay. 2015