İman ve istikamet

Allah(CC), Hud Suresi 112. Ayetinde, ?Emrolunduğun gibi dosdoğru ol? buyuruyor.

Bu ayet nazil olduğunda Peygamberimiz (SAS)´in, ?Hud Suresi´nin bu ayeti beni ihtiyarlattı? dediği rivayet olunur.

Resulullah niçin böyle söylemiştir?

Çünkü tam olarak istikamet üzere olmak çok zordur. Nitekim Peygamberimiz de bunu, ?Çünkü istikamet üzere olmanın önemi çok büyüktür. Tam olarak dosdoğru olmayı emrediyor? diyerek açıklamıştır.

Anlaşılıyor ki, Hakk´a ulaşmak için doğruluktan önde gelen bir husus yoktur. Hakk´a ulaşmanın en kestirme yolu doğruluktur. Fakat tam bir doğruluk üzere bulunmak cidden zordur.

Peygamberimiz(SAS), kendisinden öz bir nasihat isteyen sahabeye benzeri bir cevap vermiştir.

Sahabeden Süfyan bin Abdullah es-Sakafi, Peygamberimize gelerek, ?Ya Resulallah! Bana İslâm hakkında öyle bir söz söyle ki, senden sonra bu konuda hiç kimseye bir şey sormayayım? demiştir. Resulullah sahabeye az fakat kapsamlı bir cümleyle cevap vermiştir:

?Allah´a iman ettim de! Sonra da dosdoğru ol.? (Müslim, İman, 62)

Peygamberimiz, İslam üzere olmayı kalbe ve hayata dair iki kavramla ifade etmiştir:
´İman ve istikamet.´

Bu iki kavram karşılığını Fatiha suresinde bulmuştur. Her gün beş vakit namazın her rekatında Fatiha suresini okuruz. Okurken önce, ?Rabbimiz! Ancak sana kulluk eder ve yalnız senden yardım dileriz? diyerek tevhit inancımızı

(Allah´ın birliğini) dile getiririz. Sonra da, ?Bize doğru yolu göster, bizi dosdoğru yola ilet? diye dua ve istekte bulunuruz.

Sırat-ı Müstakîm´in ne olduğu da devamındaki ayette açıklanmıştır:

?Nimetine erdirdiklerinin yoluna ilet. Gazaba uğramışların, dorudan sapmışların yoluna değil.?

Sırat-ı Müstakîm üzere olmak zor mudur? Daha önce bunu başaran olmuş mudur?

Ayetlerden anlıyoruz ki bu yol, ulaşılmayacak bir yol değildir. Çünkü daha önce bu yolda yürüyenler olmuştur. Olmuştur ki, biz o yolu istiyoruz.

Bir başka ayette Yüce Allah, nimete kavuşanların peygamberler, sıddıklar, şehitler ve salihler olduğunu bildiriyor. Allah´a ve Resulüne itaat edenlerin de onlarla birlikte olacağını müjdeliyor.

Şu imtihan dünyasında istikamet sahibi olmak oldukça zordur, lâkin imkansız değildir. Nefis ve şeytan, istekler ve menfaatler, arzular ve ihtiraslar sürekli imanımızı ve istikametimizi tehdit edip duruyorlar. Bu yüzden çok dikkatli ve uyanık olmalıyız.

İstikamet üzere olmanın yolunu Peygamberimiz şöyle göstermiştir:

?Kalp istikamet üzere olmadan kişinin imanı istikamet üzere olamaz. Dil istikamet üzere olmadan kişinin kalbi istikamet üzere olamaz. Komşusu kötülüklerinden emin olmayan kişi de cennete giremez.? (İbni Hanbel III, 199)

Doğruluk, vahiy kaynaklı dinlerin esası olduğu gibi beşerî dinler dahi doğruluğu, dinlerinin olmazsa olmaz şartlarından saymışlardır. Bir Hint dini olan Budizm´de en yüksek hedef Nirvana´ya ulaşmaktır. Nirvana´ya ulaşmak için de doğruluk esasına dayanan sekiz dilimli yolu takip etmek gerekir: 1.Doğru inanç, 2.Doğru davranış, 3.Doğru niyet, 4.Doğru konuşma, 5.Doğru düşünme, 6.Doğru çalışma, 7.Doğru anlama ve 8.Doğru karar verme.

Ne mutlu istikamet üzere olanlara!

Ne mutlu dosdoğru olanlara!
* * *

Bugün Terme bir ilke imza atıyor; Terme´de ´Kitap Günleri´ başlıyor. Bugün törenle açılacak olan Belediyenin düzenlediği Terme Kitap Günleri, 1 Mayıs´a kadar açık olacak. Fuara pek çok tanınmış yazar ve yayınevi davet edildi.

Kimler mi var?

25 Nisan- 01 Mayıs tarihleri arasında Huzur Sokağı´na uğrayın ve bizzat kendiniz görün.

Kitap Günlerinde görüşmek dileğiyle.