Bugün, 19 Nisan 2024 Cuma

Hasan ÖZDEMİR


İNSANIN ALACASI İÇİNDE


Adamın biri berberde tıraş olurken bir yandan da berberiyle sohbet etmektedir.


Derken, kapının önünden ağır ağır geçmekte olan paspal bir çocuk görürler.


Berber, iş adamının kulağına fısıldar;?Bu çocuk var ya, dünyanın en aptal çocuklarından biridir! Bak; dikkat et şimdi.?
Berber çocuğa seslenir:


-?Ali, buraya gel!?


Bunun üzerine çocuk sakince dükkâna girer ve yüzündeki aptalca sırıtmayla berberi selamlar. Berber iş adamının kulağına sessizce, bak şimdi, der ve bir elinde 200, diğer elinde 20 liralık bir banknot olduğu halde çocuğa sorar:


-?Hangisini istiyorsan alabilirsin??


Çocuk dalgın dalgın bir 200, bir de 20 liraya bakar ve sonunda 20 liralık banknotu hızlıca çekerek berberin elinden alır.


Berber iş adamına döner ve gülerek:


-?Gördün mü? Sana söylemiştim. Ne aptal bir çocuk olduğunu? der.


Tıraş bitince işadamı sokağa çıkar ve az ileride kendi kendine oynayan Ali´yi görür.


Yanına giderek, neden 200 lirayı değil de, 20 liralık banknotu aldığını sorar.


Çocuk hiç de aptalca olmayan bir sırıtmayla yanıt verir :?


-Eğer iki yüz lirayı alırsam oyun biter amca!


Fıkra bu ya hem güldürüyor, hem düşündürüyor.


Aptal görünümündeki Ali aslında çok zeki bir çocuk, günlük düşünmüyor,


Küçük Ali ilk seferde 200 liralık banknotu alsaydı bir ikincisini alamayacağını biliyordu. Kendini zeki zanneden berber de 200 lirayı almamasını aptallık sanıyordu.


Ama Ali süreklilik arz etti. Bir seferde alacığına sürümden kazanayım düşünmüş.


Çıkarılması gereken çok ders var.


Kimseyi hakir görmemek, küçümsememek lazım. Hele de aptal hiç.


Demek ki; kimse, kimseyi rencide etmemeli, hele hele hiç aptal gibi görmemeli,


Aslında karşındakini aptal yerine koymaya çalışan insanın aynaya da ihtiyacı yoktur.


Çünkü karşındakini aptal yerine koymak üstün zekâ gerektirir.


Demek ki; aza kanaat etmeyen çoğu bulamaz. İnsan elinde olanla da yetinmeli. Şükretmeli. Aksi halde elindekini de kaybeder. Açgözlü olmamalı.

Eldekinin kıymeti bilinmeli. Doyumsuz olunmamalı.
Demek ki;


Dinlemeden, görürken bile yanılabileceğimizi düşünüp karar vermemeliyiz.


Akıllı insanların bazen aptalca şeyleri yapabileceğini, aptal insanların da akıllı işler yapabileceğini düşünmeliyiz. Berber ve Küçük Ali´nin hikâyesi gibi
Berber her gün akşama kadar makas sallamaya devam etti.


Ali de her gün 20 lira kazandı, suya sabuna dokunmadan.


İş adamı da kendine göre bir ders çıkardı.

Berberin dedikleri geldi aklına. Çocuk mu aptal, yoksa berber mi?


O da çıkamadı işin içinden. Demek ki dış görünüşe çok aldırmamak gerekir.


İyi bir hafta diliyorum, kalın sağlıcakla?