İSTANBULDA FARKLI İKİ TERMELİ

İkisi de Terme İmam Hatip Lisesi´nden öğrencimdi. İkisi de liseden sonra üniversite okumak için ilçe dışına çıkmıştı. Biri mimarlık, biri inşaat okumuş.
Uzun yıllar ikisiyle de irtibat halinde olsam da ne yaptıkları hususunda tam malumat sahibi değildim.
Feshane´de düzenlenen Samsun Tanıtım Günleri´nde görevli olarak ilçemi tanıtıyordum. Koca İstanbul, gelen gidenin haddi hesabı yok. Elimden geldiğince, dilimin döndüğünce Terme´yi tanıtmaya çalışıyordum. Bu arada ben de yeni yeni insanlar tanıyor, eski tanıdıklarımla yıllar sonra tekrar görüşme imkanı buluyordum.
Gelenler arasında bu iki başarılı öğrencim de vardı. Benim olduğumu haber almışlar, vefa örneği göstererek ziyaretime gelmişler. Hasret giderdik, uzun uzun sohbet ettik.
Kendilerinden bahsettiler.
Terme İmam Hatip Lisesi´nden iki kafadar sınıf arkadaşı, öğrencilerimden Abdullah Alkan okumuş Yüksek İnşaat Mühendisi; Eren Kaya ise Yüksek Mimar olmuş. Beraberce bir inşaat firması kurmuşlar. Biri çiziyor, biri yapıyor. Genç yaşta böyle bir birlikteliğe ve başarıya imza atan öğrencilerimle iftihar ettim.
Yanımda o zamanki kaymakamımız, şimdi Karaman Valisi olan sayın Fahri MERAL vardı. Haklı olarak ?bu genç işadamları Termeli ve benim öğrencilerim´ dedim. Kaymakam Bey yakından ilgilendi, uzun uzun sohbet etti, tecrübelerini paylaştı.
Sonraki yıllarda tanıtım günlerinde kendi firmalarının stantını açtılar.
O gün bugün irtibatımız artarak devam etti. Her görüşmemizde beni firmalarının merkezi olan Esenyurt´a davet ettiler. ?´Nasipse bir gün geleceğim´´ diye cevap verdim.
Nasip bu sene Temmuz ayındaymış.
Kardeşim Sinan bana mihmandarlık yaptı. Beraberce Esenyurt´a gittik.
Kendilerini şantiyenin başında ?Akça Konakları´´nda bulduk. Yanlarında iş ortakları, arsa sahipleri çevre sakinleri ve yirmi kadar çalışanları vardı.
Yürüttükleri proje yirmi milyarlık, eski parayla yirmi trilyonluk . Mimarlığını bizzat Eren Kaya yapmış; mühendisliğini Abdullah Alkan yapıyor.
Benliklerinden, milli ve manevi duygularından hiçbir şey kaybetmemişler; bilakis yıllar geçtikçe üzerine çok şey ilave etmişler.
Felsefeleri hoşuma gitti.
?Kalabalıklarda yalnızlaşmadan? Akça Konakları çok katlı binalarda çoğalan , yerden yükseldikçe insanlardan uzaklaşan, komşuluğu unutan yalnız hayatlara inat, merkezine insan ilişkilerini koyan bir yaşam ayrıcalığı sunuyor. Sımsıcak dostluklar çocukluğunuzdan hatırladığınız keyifli komşuluk ilişkileri ile bir ?ait olma´ duygusu hissedecek ?iyi ki buradayım´ diyeceksiniz,´´ diyorlar.
Terme´den çıkan iki kafadar arkadaş doğru zamanda, doğru yerde, doğru insanlarla doğru işler yapıyorlar.
Çevrelerinde de çok seviliyorlar. Konuştuğum herkes kendilerinden övgüyle bahsetti.
Bunun sonucu olarak Eren siyasete atılmış, Esenyurt Belediye Meclis Üyeliğine seçilmiş. Zaman zaman reis vekilliği yaptığından muhatapları kendisine ?başkanım´ diye hitap ediyor.
Sohbet esnasında Terme için de böyle projeler düşünüp düşünmediklerini sordum.
?Biz Terme´ den hiç kopmadık. Sürekli irtibat halindeyiz. Devamlı gelip gidiyoruz. Arsa üretilsin, önümüz açılsın, seve seve böyle güzel projeler yapmaya hazırız,´´ dediler. Benden duyurması . Gerisi Belediye Başkanımıza ve idarecilerimize kalmış.
Ayrılırken iyi ki gitmişim, iyiki Esenyurt´tayım´´ dedim.
Kendileriyle bir kez daha iftihar ettim. Başarılarının devamını diledim.
Yolunuz açık olsun Eren ve Abdullah.
Allah yar ve yardımcınız olsun.