Bugün, 27 Nisan 2024 Cumartesi

Yılmaz İMANLIK


KALDIRIMLARIN UNUTTUĞU ÇOCUK

KALDIRIMLARIN UNUTTUĞU ÇOCUK


 



Dün gece seni andım
Ey kaldırımların kucağında büyüyen çocuk!
Ama seni anmak,
Seni anlamak değildi;               
Seni yaşamaksa hiç...
Sen bu kaldırımlarda benim gibi
Sersefil oturmamıştın.
Koskoca bir dünyayı omuzlamıştın.            
Onun için ellerin titrekti senin,
Gözlerin onun için yorgun.
İşte sen bu yüzden ölmemiştin
“Yolumun karanlığa saplanan noktasında”
Hep beni beklemiştin, dimdik,ayaküstü.

Ey kaldırımların emzirdiği çocuk!
Bir gün öylesine çekip gittin ya habersiz,
Çıkmaz sokaklar kilit vurdu sevdalarıma
Duygularımı gamsız sarmaşıklar sardı
Ve duygularımın elinden yorgun bedenim               
Kırbaç yedi sabahlara kadar
Oysa ki, senin yüreğin kıyama kalkmıştı.         
En büyük isyanı yaşıyordu sevda çiçeklerin           
Geceye başkaldırması gibi yıldızların,
Toprağı yarıp filiz vermesi gibi tohumların ...

Ey kaldırımların unuttuğu çocuk!
Bu kaldırımlar süt vermiyor artık!
Hem öylesine soğuk ki taşları
Anne şefkatiyle saramıyor beni,
Sokak lambaları ısıtamıyor içimi,
Kısık sesler yırtamıyor gecenin perdelerini.
Şimdi bu “kimsesiz sokak ortasında
Gözüne mil çekilmiş bir âmâ gibi”
Can çekişen şairim aslında...