Bugün, 27 Nisan 2024 Cumartesi

Hasan ÖZDEMİR


KARA BAYRAM

KARA BAYRAM


Bundan 15 yıl önceydi. 19 Ağustos gecesi Gölcük merkezli tarihin en büyük depremi yaşanmış, 20 bine yakın vatandaşımız kan uykusundayken aramızdan ayrılmıştı. Doğal afet bu. Ne zaman nerde karşımıza çıkacağı belli değil. Ama bundan bir ders çıkarılarak, riskli binalar yıkılmış ve depreme dayanıklı daha sağlam binalar yapılıvermişti. Bu ne zaman oldu derseniz, 20 bin kişi öldükten sonra, canlar, cananlar gittikten sonra derim size. Ölmeden asla, önlem almayız.
Soma`daki cinayetlerden sonra, maden ocaklarında hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağını ben de biliyorum. 300 can gittikten sonra mı önlem alınmalıydı? Tabii ki hayır. Ama bizde maalesef işler böyle gidiyor.

İdarecilik yaptığım yıllarda 3-4 yılda bir denetimlere gelinirdi. Gelmeden önce bize haber verilir, okulunuz şu, şu tarihler arasında denetleme yapılacak denilirdi. Gelenler bakanlık müfettişi olunca elimiz ayağımız tutuşuverirdi. Adamlar bakan adına gelip denetim yapıyorlardı. Onlar gelmeden önce öğretmen ve öğrenciler de bilgilendirilir, bütün eksiklikler giderilir, her taraf pırıl pırıl yapılırdı. Bir ay sonra rapor gelir, her şey güzel. 300 kişinin bile bile öldürüldüğü Soma`ya da müfettişler gitmiş. Sırça köşklerde ağırlanmışlar. Belki de içeriye bile girmeden kağıt üzerinde denetimlerini tamamlamışlar. En lüks otellerde ağırlanıp gönderilmişler. Biz eskiden müfettişleri görünce, el pençe divan dururduk karşılarında.

Şimdi müfettişler işlerinden olma korkusuyla, patronların karşısında hazırolda beklemektedirler. Ne günlere kaldık değil mi? Sanırım ölümlerin nedenini şimdi daha iyi anlamışsınızdır.Facianın nasıl olduğunu öğrendikçe de inanın tüylerim diken diken oluyor. İnsan hayatı bu kadar ucuz mu demek geliyor içimden.

Maden işletmesi sahibi Alp Gürkan Bey! 100 bin dolarınıza kıyamadığınız için satın alamadığınız “Yaşam odalarını”, kuramadığınız erken uyarı sistemlerini, sattığınız ve değeri 6- 7 milyon dolar olan akıllı evlerinizle kıyaslamaya hakkım yok! Servetinize servet katmak için, 40 liraya çalıştırdığınız işçileriniz toprağın altında sonsuzluk uykusuna dalarken, sizin hala uykuyu düşünmüş olmanız da enteresan! Hadi yattınız diyelim, ya o vicdanınız? Babasının gömüldüğü gün doğan küçük bebeğin çığlıklarını da mı duymazsınız? Hanginiz lüks otellerde yaptığınız düğünlerinize mahallenizin temizlik işçisini, ya da maden işçisini davet ettiniz de şimdi tutmuş, “ Ey işçiler! Siz bizim canımız ciğerimizsiniz “ diye yalan yere ağlaşıp duruyorsunuz! Bu ülkede hep ölünce mi kıymetlenecek insanlar? Yaşarken neden değerleri bilinmez acaba?

Yazımı tamamlamak üzereyken haberlerde dinledim, şirketin genel müdürü, işletme müdürü ve teknisyeni tutuklanarak ceza evine gönderilmiş.Yetmez beyler daha yukarılara çıkın. Kimsenin ihmalkârlığı yanına kâr kalmasın.
Geçen yıl Reyhanlı saldırısıyla kutlanamayan 19 Mayıs Gençlik ve Spor Bayramı, bu yıl da 301 kişinin öldüğü feci kaza nedeniyle sade bir törenle geçiştirldi. Bayram bu yıl da karalara büründü. Ama unutmayınız, 19 Mayıs bir ruhtur, inanıştır, azimdir. Kararlılıktır, millete özgüvendir. Bu ölümsüz sevgi ara sıra duraksa da, sonsuza kadar devam edecektir. İnşallah ülkemizde bir daha böyle üzücü olaylar meydana gelmez. Ölen kardeşlerimize Allah`tan rahmet , kederli ailelerine sabırlar diliyorum. Gençlik ve Spor Bayramınızı da kutluyorum.

Hoşca kalın.

21.05.2014 10:00:58
elinize yüreğinize sağlık hocam

Erol KAYA
21.05.2014 19:25:56
Sizi yürekten kutluyorum yazınız haraika. Allah kaleminize kuvvet versin.Böylekeder bir daha milletimizin başına gelmesin,ama hesabıda muhakkak sorulsun .SAYGILARIMLA.