Bugün, 23 Nisan 2024 Salı

Ömür Cansu ŞAHİN


KENDİNİ SEVMEK Mİ NARSİSİZM Mİ? 2


Patolojik düzeyde narsisizmi olan bireyler ise kendilerini fiziksel ve ruhsal açıdan diğer insanlardan daha üstün, daha önemli görürler. Daha doğrusu böyle görmek isterler? Çünkü kendi içlerinde aslında derin bir değersizlik duygusu vardır bu sebeple de değerli olduklarının sürekli olarak başkaları tarafından onaylanmasına ihtiyaç duyarlar. Onay beklentileri karşılanmadığında da hayal kırıklığına uğrarlar. Eleştiriye dayanamazlar, sürekli övgü beklerler, görünüş ve davranışlarıyla bunu elde etmeye çalışırlar.
Çoğu zaman ilişkilerinde bencillerdir; beklentilerini karşılamak için başka insanları kullanırlar, hatta sömürürler.İhtiyaçları karşılandığı müddetçe bu insanlarla ilişkilerini sürdürürler, o kişiye ihtiyaçları kalmadığında ise ilişkilerini bitirirler. Empati becerisinden yoksun oldukları için de ilişkileri genelde yüzeyseldir.
Kendilerini başkalarından üstün görmeye eğilimli oldukları için her şeye hakları olduğunu düşünürler. Başkalarının düşüncelerini kendi düşünceleriymiş gibi kullanabilir, başkası tarafından kazanılmış bir başarıya hiç çekinmeden sahip çıkabilirler.
Narsisizm erken çocukluk döneminde var olan abartılmış öz benlik duygusuna karşı anne-babanın bu ihtiyacı uygun tepkilerle karşılayamaması sonucu veya tam tersine çocuğa hiç olumlu geri bildirim verilmemesi sonucu gelişebilir.Genellikle çocukluk döneminde duygusal yönden ihmal edilmiş veya aşırı övülen, gerçek dünyanın düş kırıklıklarına maruz kalmasına fırsat verilmeyen bireylerde görülür.
Kişilerin kendileriyle barışık olmalarının, olumlu ve olumsuz tüm yanlarıyla kendilerini kabul edip sevmelerinin bir sakıncası yoktur tam tersine kişilik gelişimleri açısından yararlıdır. Çünkü kendini olduğu gibi kabul eden ve uygun derecede seven kişiler başkalarını da beğenirler ve başkalarının başarılarını kıskanmak ve onları engellemek yerine kabul ederler. Ancak narsisist kişiliğe sahip bireylerde; başkalarının başarısı, güzelliği, yakışıklılığı, sevgi ve değer görmesi kabul edilebilir değildir.
Narsisistler, psikoloğa ve psikiyatriste gitmekte zorlanırlar, çünkü eksik yanlarını görmezler, yüzleşmek de istemezler. Genellikle etraflarındaki kişilerle içinden çıkamadıkları sorunlar olduğunda uzmana başvururlar. Danışma süresince karşılaştıkları gerçekler, egolarını beslemediği için terapiyi çok çabuk bırakma eğilimi gösterebilirler. Ancak kendileri ve çevreleri hakkında gerçekçi bilgiler edinmeye oldukça ihtiyaçları vardır, bu sebeple de terapist aracılığıyla farkındalık kazanabilir ve olumlu davranışlar geliştirebilirler.
Anlattığım tüm bu özelliklerden sonra bir düşünün derim; kendinizi gerçekten seviyor ve onaylıyor musunuz? Yoksa başkaları aracılığıyla -aslında değersiz gördüğünüz- benliğinizi beslemeye mi çalışıyorsunuz?