Bugün, 8 Nisan 2025 Salı

Zeki ORDU


KİTAP KUMBARASI

KİTAP KUMBARASI


 Çok şeyin fiyatının sabit kalmadığı dünyamızda zaman zaman kitapların da etiketleri değişiyor. Her ne kadar okumanın faziletleri üzerine nutuk irat etsek dahi; yenilip içilmeyen bu matbuat mamulü olan kitaplar pahalı sayılan sınıf içinde kendine yer bulmuş.
Özellikle “Orta sınıf” tabir edilen kesim; işin içine ekonomi girince hesap yapmaya mecbur kalıyor. Bu durumda kitap temin etmek için bazı yöntemlere başvuruyor.
Terme Bilgi Gazetesi yazarlarından olan Selim Eroğlu Beyefendi ile mutat telefon konuşması yaparken konu kitaplara geldi. Hani “Bülbülün yüz türküsü varmış doksanı gül zerine” diye bir söz var ya o misal yani. Matbuat ile haşır neşir olan kişiler zaten işi en sonunda kitaba getiriler. 
Konunun bir haliyle kitaba gelmesinden sonra Selim Eroğlu'na kitap temini ile ilgili bazı uygulamalarımdan bahsettim. Bunlardan biri de “Kitap Kumbarası” adı verdiğim bir uygulama idi. 
Daha önceleri tasarruf olsun diye para biriktirmenin en güzel taraflarından biri de bir kumbaranın varlığıdır. Herkes bilir ki kumbaralar en basit tasarruf eşyalarıdır. Herkes gönlünden geçen miktarı bu kutulara atar bir zaman sonra biriken paralar basit ihtiyaçlar için kullanılır.  Ben de kızım ile anlaşıp böyle bir uygulamaya gittik.
Belli sürelerde kumbarayı açıp içindeki para miktarına göre kitap siparişi verirdik. Böylece sanki hiçbir harcama yapmadan bize kitap gelmiş gibi olurdu.
Selim Eroğlu dostum ile bu konuyu konuşurken bana “Bu konuyu yazarsanız belki başkaları da öğrenir. Bu vesile ile kitaba ulaşmış olur” demesin mi? Ben de ona; “Sizinle konuşmam biter bitmez böyle bir yazı yazacağım” diye söz verdim. Yani bu yazının yasılmasının asıl kaynağı Selim Eroğlu olmuştur. Kendisine bir defa daha teşekkür ederim.
Elbette güzel şeylerin paylaşılması özendirici olabilir. Zaten zor okuyan bir toplumuz. Her eve “Mobilyaya uygun şekilde” olsa dahi, kitap girmesi demek; onları karıştırmak bile mühim bir merhaledir.  Bu sebepten “fiyat” denilen ve yerinde durmayan ekonomi tabirini kalıcı frenlemenin yolunu bilemesek de bazı olumsuz etkilerini en aza indirmenin yolunu bulmak lazım.
Kitap Kumbarasının işe yaradığını söyleyebilirim. Bu sayede onlarca kitaba ulaştım. Tabii bu kitapları okudum. Kim bilir kitaplara normal şartlarda ulaşmaya çalışsaydım, belki daha az kitaba ulaşabilecektim.
Bu yazıyı tesadüfen de olsa okuyan varsa evine bir kumbara koysun. Kumbarada biriken paraları ise sadece kitap temininde kullansın. Hem daha fazla kitaba ulaşacaklar, hem de kitap okumuş olacaklar.  Ayrıca, hane halkına “Kitap mühimdir” mesajı da vermektir. 
Bu arada Selim Eroğlu'na bir defa daha teşekkür ederim. Bize böyle bir fikir verip bizim yazı yazmamızı sağladığı için. Zaten konu da kitap olunca biz de bir gayrete gelmiş olduk.
Meşru zeminlerde bulunan çareler hem kalıcı hem de faydalı oluyor. Günümüzde meşruiyet; hem dini, hem kanuni, hem örfi hem de vicdani olarak adlandırılan bir olgudur.
Yakında kitap kumbaramızı bir defa daha gözden geçirip temin etmeyi düşündüğümüz kitapların bir listesini hazırlamanın zamanı geldi. Yeni eserler, farklı fikirlere ulaşmak demektir. İnsan öğrenmeden öğretemiyor, okumadan da öğrenemiyor. 
Bu arada Selim Eroğlu'nun yeni kitabı “Dördüncü Cemre” okurlarıyla buluştu. Kitap ile ilgili fikirlerimi de kaleme alacağım kısmetse.