Cumartesi günü Kocaman´da ?Kutlu Doğum? programına katıldım.
Kocaman için ?kutlu doğum programı? bir gelenek haline geldi.
Geçen yıl bu programın yapılmamış/yapılamamış olmasının lehte ve aleyhte epey yankıları olmuştu.
Sonunda tertip komitesi bu yıl etkinliğin tekrar yapılması yönünde karar verdi. İsabetli de oldu. Böyle ulvi bir geleneğin devam etmesi gerekir.
Her toplumsal hadisenin olumlu ve olumsuz yönleri olması tabiidir.
Bizzat içinde olduğum için biliyorum, büyük çapta bir organizasyona imza atıyorsanız hakkınızda yapılacak eleştirilere göğüs germek zorundasınız.
Hiç hata yapmayanlar hiçbir iş yapmayanlardır.
Program, Kur´an-ı Kerim tilaveti, mevlit ve ilahilerin okunması sohbet yapılması, dua ve yemek ikramı ile sona erdi.
Bu yıl Diyanet konu olarak ? Tevhit ve Vahdet ? i seçmiş.
İlçe müftüsü bu hususta doyurucu bir konuşma yaptı. Konunun uzamanından mıdır, konunun açık havada yapılmasından mıdır bilmiyorum hatibin ahengini bozan yer yer huzursuzluklar olduç Konuşma ve dinleme adabı hakkında toplumun eğitilmesinde fayda var. Yoksa o kadar hazırlıklar hebâ oluyor. Tam fayda hâsıl olmuyorç
Müftü Bey, ?tevhit ve vahdet? konusunda şumullü bir konuşma yaptı.
?Peygamberi Allah´ın birliğini yerleştirmek için mücadele verdi. Toplumdaki dağınıklığı giderdi. Küsleri barıştırdı. İkiliği ortadan kaldırdı. Birlik ve beraberliği sağladı. Kabilelere, milletlere ayrılmamızın sebebi, birbirimize üstünlük sağlamak değil, aramızda kaynaşmayı, dayanışmayı kolaylaştırmak içindir. Peygamberimiz bir hadis-i şeriflerinde : ? Birbirinizi sevmedikçe tam iman etmiş olamazsınız, tam iman etmedikçe de cennete giremezsiniz. ? buyuruyor.
Biz bugün toplum olarak bu düşüncenin neresindeyiz. Birbirimizi tam sevebiliyor muyuz ? Birbirini sevmeyenler tam Müslüman sayılabilir mi ?
Şartlı sevmek olmaz. ?Ben kardeşimi seveceğim ama şu kusuru var demek? bize yakışır mı ? Biz çok mu mükemmeliz ?
Unutmayalım, kusursuz dost arayan dostsuz kalır.
Konu buraya gelmişken bu konuda somut adımlar atılmalı diye düşünüyorum.
Toplum mühendisleri, âkil adamlar, ulema? çalışma yapmalı. Kardeşler, komşular, akrabalar?arasındaki itilaflar giderilmeli. Küsler barıştırılmalı.
Programlarda halkın huzuruna bu somut adımlarla çıkılmalı. Bu işlerin kendiliğinden olmasını beklersek daha çok bekleriz. Yaptığımız çalışmalar da dostlar alışverişte görsün kabilinden olur.
Programın ikram bölümünde Kocaman halkının cömertliği kendini gösterdi.
Katılan herkese etli pilav, keşkek, etli kuru fasulye ve ayran ikram edildi. İkramdan nasibini almayan kalmadı. ?Kocaman´a gittim, ben aç döndüm.? diyene rastlamadım.
Davetiyelerde ?bu program bütün Kocaman halkının katkılarıyla hazırlanmıştır.? ibaresinin tezahürü yemek ikramında kendini gösteriyordu.
Çünkü kadını erkeği, yaşlısı genci, gurbetçisi yerlisi? hepsi gelen misafirleri memnun etmek için seferber olmuştu. Bizzat katılamayanlar da dualarıyla katkıda bulundular.
Güzellikler paylaşıldıkça çoğalır.
Bu tür güzelliklerin artarak devamını diliyorum.