Bugün, 23 Nisan 2024 Salı

Selim EROĞLU


KOCAMANDA ´ŞENLİK´ VARDI


Genç yaşta hayata veda eden bir dostumun cenazesine katılmak üzere doğup büyüdüğüm Kocaman´da bulunuyordum.

Cenazenin ertesi günü öğle namazı için Merkez Camii´ne gittim. Namaz bitiminde, daha cemaat dağılmadan iman efendi okulumuzda ´bilim şenliği´ varmış. Sergi halkın ziyaretine açılmış. Şu an aramızda bulunan öğretmen arkadaşımız sizi- bizi oraya davet ediyor dedi.

Mihraptan ilk defa böyle bir davet duydum. Camii-okul kaynaşması açısından doğru buldum, hoşuma gitti.

Hemen camiinin karşı tarafında bulunan bu okulda tam sekiz yıl okudum. Bir an öğrenciliğime, çocukluğuma geri döndüm. 1980 yılında TÜBİTAK matematik yarışmasında ilde okulumu temsil etmiştim.

Yanımda bulunan İdris Amanvermez arkadaşımla ´´TÜBİTAK BİLİM ŞENLİĞİ SERGİSİ´´ ne katilmaya karar verdik. Bizden sonra, imam ve müezzin de katıldılar. Otuz kadar olan cemaatten başka kimsenin katılmaması şahsen beni üzdü.

Sergi okulun zemin katında , girişte genişçe bir salondaydı. Bizi güler yüzlü öğrenciler ve öğretmenler karşıladı. Kolonya ve şeker ikram ettiler.

Sergide tuzdan fazla proje yer alıyordu. Projeleri numaralandırmışlar. Her masada, projenin adı ve numarası yazılı. Başında da proje sahibi, geleceğin bilim insanı duruyor. Her proje sahibi eserini , malını çok güzel pazarlayan bir tezgahtar gibi dakikalarca anlatıyor. Sorduğum sorulara makul cevaplar veriyorlar. Cümle kuruluşları kusursuz, telaffuzları düzgün. Öğrenciler projeleri hakkında, bilgi verirken, öylesine inanmışlar ki adeta her biri birer Einstein. Bizim dinlemeye tahammülümüz olsa saatlerce anlatacaklar. Çoğu orta son sınıf öğrencisi. Aldığım cevaplar karşısında ister istemez nereyi kazanacaksınız diye soruyorum. On beş kadarı çeşitli fen lisesini kazanacağım diye söylüyor. Teyit açısından öğretmen arkadaşa soruyorum, doğru mu diye. Arkadaş doğru diyor. Okuduğum okulun başarısı açısından seviniyorum.

Öğrencilerin projelerini anlatışlarından iyi yerler kazanacakları belliydi diyorum. Bana projeni söyle, sana ne olacağını söyleyeyim kanaatine varıyorum . Bilimle şenlik bir araya gelmiş.

Şenlik havası içerisinde projeler devam ediyor.

Öğrenci , projesine o kadar inanmış ki anlatırken, etraftaki gürültüyü duyma bile duymuyor. O, sadece işine odaklanmış. Necip Fazıl´ın bir sözü aklıma geldi:

?Elin oğlu okur, atomu böler; bizimki okur vatanı böler? diye.

Buradaki öğrenciler okuyup haşa vatanı değil, atomu bölecekler. Kimisi geliştirdiği projeyle matematiği sevdirmiş ve kolaylaştırmış. Kimisi İngilizce öğrenmeyi sevimli hale getirmiş. Kimisi çevre kirliliğine son vermiş. Kimisi geri dönüşümü sağlamış. Kimisi insan sağlığını korumuş. Kimisi ev hanımlarının, engellilerin, hastaların ve yaşlıların hayatına dokunmuş. Kimisi enerjide ve tarımda kullanılabilecek malzeme geliştirmiş. Daha, şimdi aklıma gelmeyen birbirinden güzel proje var.

Öğrenciler adeta düşüne düşüne yeni yeni şeyler geliştirmişler. ?düşünüyoruz o halde varız? diyorlar. Ben ,köyüm adına, geleceğimiz adına çok umutlandım, aynı zamanda mutlu oldum.

Emeği geçen okul idaresini, öğretmen arkadaşları, en önemlisi projeye imza atan ve büyük bir şevkle sahiplenip anlatan, geleceğin bilim insanı öğrencileri tebrik ediyorum. Başarılarının devamını diliyorum.

Sağlıcakla kalın.