Bugün, 20 Nisan 2024 Cumartesi

Ahmet SEZGİN


KORONAVİRÜS KARŞISINDA BİZ

KORONAVİRÜS KARŞISINDA BİZ


         Emperyal güçler, koronavirus (covit-19) gibi biyolojik savaşlar planlayıp uygulamaya çalışıyorlar muhtemelen. Ama bu biyolojik savaş; sapık evangelistlerin bir an önce kıyametin kopması ve bekledikleri kurtarıcının gelebilmesi için “Tanrı'yı kıyamete sokmak” amaçlı değilse, siyonist İsrail ve ABD planları da olabilir. Her ne olursa olsun, bumerang gibi silah, geri tepmiş gibi görünüyor. Çünkü ülke, millet, ırk, din, ideoloji, coğrafya ayrımı yapmıyor bu virüs. Zengin-fakir, aydın-cahil, yönetici-halk, patron-işçi, emperyalist- müstemleke ayrımı da yapmıyor bu virüs. Çok ilginçtir ki bu koronavirüs, çocuklara ve hayvanlara dokunmuyor şimdilik.
         Kendilerinde mutlak güç, yönetme hakkı gören sahte ilahların hesabı varsa elbette âlemlerin Rabbi olan Allah'ın da hesabı, çok yönlü ve hikmetli imtihanı vardır. Allah; kâinatı, insanları düzensiz de yaratmadı başıboş da. O, sadece yaratma, rızık, doğum, ölüm, cennet ve cehennem işlerine bakan bir Tanrı değildir. Allah, tuzak kuranların tuzaklarını da bilen, o tuzakları da boşa çıkaracak olan mutlak ilahtır.
         Allah, kullarını çeşitli yollar ve vesilelerle imtihan eder. Bazen sağlıkla, bazen de hastalıkla, bazen varlıkla bazen de yoklukla; bazen zenginlik bazen de kıtlıkla; bazen özgürlükle bazen de acziyetle. Kötülük yapmamak, iyiler arasında olmaya yetmez. İyilik de yapmak gerekir. İyi olmak için kötülük yapmamak, iyilik yapmak da yetmez. Kötülere, zalimlere meyletmemek, onlara karşı çıkmak, en azından diliyle veya kalbiyle buğzetmek gerek. Kötülük, zulüm ve fitne karşısında Müslümanca ve insanca duruş, böyle olmalıdır.
         Erdemlilerin, yani adalet, özgürlük, barış, iyilik, merhamet, huzur ve güvenden yana olanların; emperyalistlerin, dünyayı ifsat edici zalim ve insanlık düşmanlarının çeşitli hile ve tuzaklarına karşı ittifak edip her alanda güçlenerek her türlü tedbiri almak mecburiyeti vardır. 
        Koronavirüse yakalanmamak, onu başkalarına bulaştırmamak için her türlü tedbiri almak gerek. -Allah korusun- koronavirüse yakalanılırsa da tıbbî yönden çaresine bakılması elzemdir. Ancak hastalığı veren Allah, şifayı da verecek yegâne güçtür.
        Sağlıklı bir ömür sürmek için her türlü tedbiri alıp vesilelere sarılmak, Müslümanın vazifesidir. Ancak Allah'ın Al-i İmran suresinde zikrettiği şu hakikat de unutulmamalıdır:
    “Allah'ın izni olmadıkça hiçbir kişi ölmez. Vakti belirlenmiş bir yazıdır o.”
        “Koronavirüs”ün emperyalistler tarafından laboratuvarda üretildiği gerçeği; kâinatı kozmik dengeyle yaratan ve mutlak güç sahibi olan Allah'ın bu virüs musibetiyle bütün insanlığı çeşitli yönlerden imtihan ettiği hakikatini değiştiremez. Din hocalarıyla tıp doktorlarını küçük beyinlerinde kavga ettirenlerin "cehalet" ve "kin"leri kadar kafalarına taş; kalplerine de "hakikat" düşsün.
           Modernizm, kapitalizm, pozitivizm, materyalizm, hedonizm, pragmatizm, emperyalizm gibi her türlü "izm"le “idrakine deli gömleği giydirilen” insanlığın virüsle terbiyesi mümkün olacak mıdır acaba? 
        Felsefi, fikri, sosyal, kültürel, sanatsal, pedagojik, siyasî, bilimsel ve teknik alanda insanlığı, dünyayı ifsat eden manevi virüsleri üreten, kendisiyle birlikte bütün dünyayı “buzul dağı”na doğru hızla sürükleyen, kendini ilah zannettiği için "Nuh Tufanı"nın farkına varamayan modern ve emperyalist dünya düzeni; “koronavirüs bumerangı”yla kendine gelme fırsatını yakalayabilir mi acaba? 
         Şer olarak görülen bu virüs musibeti, Müslümanlar hatta bütün insanlık için hayırlara vesile olabilir mi? Kur'an-ı Kerim'de Allah'ın “Feeyne tezhebûn” ( Nereye gidiyorsunuz?) şeklindeki ilahi ihtarını idrak edenlere selam olsun!