Bugün, 19 Nisan 2024 Cuma

Seyfi GÜNAÇTI


Âlimin ölümü, âlemin ölümü gibidir

Âlimin ölümü, âlemin ölümü gibidir


Terme Belediye Başkanı Ali Kılıç, Hocası M. Niyazi Kasapoğlu’nun vefatı üzerine Terme Bilgi Gazetesine verdiği taziye mesajına bu Hadis-i Şerif ile başlamış.

Terme’ye geldiğimde ilk tanıdığım insanlardan biriydi Niyazi Hoca. Kiralık ev bulmama yardımcı olmuş, bacanağı Seyit Ali Cuman’ın evine yerleşmemi sağlayarak beni kendisine komşu yapmıştı. Biz ikinci katta, onlar da üçüncü katta oturuyorlardı.

Komşuluğumuz iki yıl kadar sürdü. Sonra Elmalık Mahallesinde yaptırdığı kendi evlerine taşındılar. Komşu kaldığımız süre içerisinde ne kendisi ne de aile fertleri ile herhangi bir sorunumuz olmadı. Bilâkis seviyeli ve huzurlu bir ilişkimiz oldu. Hocamız da naif yapılı, mütevazı bir kişiliğe sahipti.

Niyazi Kasapoğlu, Garaj Kur’an Kursu Hocasıydı. Adından da anlaşılacağı üzere Kur’an Kursu, Garaj Camisi’nin yanındaydı. Bir tarafı da bizim oturduğumuz binaya bitişikti. Niyazi Hoca, kursun her şeyiyle ilgilenir, kursa erken saatlerde gider geç saatlerde evine dönerdi.

Bir süre sonra Garaj Kur’an Kursu, Çay Mahallesi Hakim Parselleri mevkisine yapılan yeni binasına taşındı ve Fatih Kur’an Kursu adını aldı. Buradan taşınması da iyi oldu. Çünkü caminin avlusu dışında talebelerin faydalanacağı bir bahçesi yoktu.

Kurs taşınınca Niyazi Hoca’nın da yolu uzamıştı. Evi ile kurs arasında iki kilometreye yakın bir mesafe vardı. Ancak hocamız bunu dert etmiyor, her gün bu mesafeyi yürüyordu. Hem de mesai mefhumunu düşünmeden kursa gidip geliyordu. Tanıyanlar, “Niyazi Hoca, sabah ezanıyla evinden çıkar, kursa gelir. Yatsı namazından sonra evine döner” derlerdi. Emekliliği geldikten sonra da kursa gitmeye ve talebe yetiştirmeye devam etti. Sonra ne olduysa oldu, kurucusu olduğu, günlerinin büyük bölümünü geçirdiği bu kurstan ayrıldı ve Yavuz Selim Vakfı’nda çalışmalarını sürdürdü.

Niyazi Kasapoğlu, 4 kız ve 3 erkek evlât babasıydı. Kızlarından üçünü kendi talebeleri ile evlendirmişti. Büyük oğlu Abdurrahman da halen Malatya İnönü Üniversitesi İlahiyat Fakültesi’nde profesördür.

Pek çok insan gibi Niyazi Kasapoğlu da, son bir yılın illeti olan koronavirüse yakalandı. 7 Aralıktan beri hastanede tedavi görüyordu. Nihayet vakit geldi ve 19.01.2021 Salı günü ruhunu teslim etti. Cenazesinde onu anlatanlar 85 yaşında olduğunu söylemiş olsalar da yakınları 81 yaşında olduğunu ifade ettiler.

Koronavirüs tedbirleri kapsamında cenaze namazları, vakit namazlarından bir saat önce veya bir saat sonra kılınıyorken, cemaatin hazır bulunması gözetilmiş olsa gerek, onun cenaze namazı öğle namazının ardından kılındı. Talebeleri ve Termelilerin yanı sıra; Gençlik ve Spor Bakanı M. Muharrem Kasapoğlu, Samsun Valisi Zülkif Dağlı, Milletvekili Fuat Köktaş ve Samsun BŞ Belediye Başkanı Mustafa Demir de hazır bulunanlar arasındaydı. Cenazeye katılım yoğundu.

Vefatı üzerine sosyal medyada hakkında çok güzel şeyler yazıldı. Şimdi bir de o paylaşımlardan Niyazi Hocamızı tanıyalım:

Benim zihnimde Niyazi Hoca demek, her dem kursta ders başında bulunan âlim demektir. Kimi hocaları görev mahallinde bulmak zordur. Niyazi Hoca’yı ise görev yerinin dışında bulmak zordur, diyebilirim… Ben de onun rahle-i tedrisinden nasibini almış talebelerinden biriyim. Ona talebe olabilmenin ne kadar hakkını verebildim bilemem ama üzerimdeki emeğinin ağırlığını her dem hissetmişimdir.” (Doç. Dr. Ahmet Çapku)

Hademe-i Hayrat ve Hamele-i Kur’an, Fatih Kur’an Kursu kurucusu ve öğreticisi, hafızlar piri, ülkemizin her köşesinde ve dünyanın çeşitli bölgelerinde onun rahle-i tedrisinden geçmiş nice imam, müezzin, öğretmen ve idareci bulunan M. Niyazi Kasapoğlu Hocamızın vefatını derin bir teessürle öğrenmiş bulunuyoruz.” (Ali Alparslan, TİMDER Başkanı)

“Her nefis ölümü tadacaktır” emri ile sevgilisine kavuşan güzel insan. Rabbim seferini kutlu etsin. Hayatımıza anne babamızdan daha fazla dokunup iz bıraktın. Hayatını Kuran-ı Kerim hizmetine adadın. Bizim de aynı minval üzere yetişmemiz için azami gayret sarf ettin… Mekanın cennet, makamın âli olsun.” (Hüseyin Kaya)

Ölümünden sonra da talebeleri tarafından böyle güzel ifadelerle anılanlara ne mutlu.

Allah rahmet eylesin.