Bugün, 19 Nisan 2024 Cuma

Ahmet SEZGİN


MANKURT EFSANESİ VE AYDINLAR

Dünyada en çok okunan romancılardan Kırgız Yazar Cengiz Aytmatov, ?Gün Olur Asra Bedel? isimli romanında meşhur bir efsaneden söz eder:


Dünyada en çok okunan romancılardan Kırgız Yazar Cengiz Aytmatov, ?Gün Olur Asra Bedel? isimli romanında meşhur bir efsaneden söz eder:
?Sarı- Özek´i işgal eden Juan-Juanlar tutsaklara korkunç işkenceler yaparmış. İnsanın hafızasını yitirmesine, deli olmasına yol açan bir işkence usulleri varmış. Önce esirin başını kazır, saçları tek tek kökünden çıkarırlarmış. Sonra bir devenin boyun derisini parçalara ayırır, taze taze, esirin kan içinde olan kazınmış başına sararlarmış. Böylece bir işkenceye maruz kalan tutsak ya acılar içinde kıvranarak ölür ya da hafızasını tamamen yitiren, ölünceye kadar geçmişini hatırlayamayan bir mankurt yani geçmişini bilmeyen bir köle olurmuş.
Sarı-Özek´in kızgın güneşine mankurt olmaları için bırakılan tutsakların çoğu ölür, beş altı kişiden ancak bir ya da ikisi sağ kalırmış. Onları öldüren açlık ya da susuzluk değil, başlarına geçirilen soğumamış deve derisinin güneşte kuruyup büzülmesi, dayanılmaz acılar vermesiymiş.Bir yandan deve derisi büzülüyor, bir yandan da kazınan saçlar uzayıp başına batıyormuş. Kıllar üste doğru çıkamayınca içeri doğru uzar ve diken gibi batarmış. Bu dayanılmaz acılar sonunda tutsak ya ölür ya da aklını, hafızasını yitirirmiş.
Bir mankurt kim olduğunu, hangi soydan geldiğini, anasını, babasını, çocukluğunu bilmezmiş. İnsan olduğunun bile farkında değilmiş. Bilinci olmadığı için, efendisine köpek gibi sadık, başkalarını dinlemeyen, karnını doyurmaktan başka bir şey düşünmeyen, bir mankenden farksız varlık olurmuş.
Yine efsaneye göre Nayman Ana isimli bir kadın, mankurt yapılan oğlunu kurtarmaya karar verir. Nayman Ana, mankurt oğlunun hafızasına kavuşması için epey mücadele verir. Dönenbay isimli oğluna ismini, babasını, kim olduğunu hatırlatmaya çalışır ama tamamen hafızasını yitiren mankurt, efendisinin emriyle öz annesi Nayman Ana´yı okla vurup öldürür. Nayman Ana´nın başındaki beyaz yazması kuş olup havalanır. İşte o gün bugün, Dönenbay kuşu, Sarı- Özek bozkırında geceleri uçar dururmuş. Bir yolcuya rastlayınca onun yanına sokulur ?Adını biliyor musun? Kim olduğunu biliyor musun? Babanın adı Dönenbay! Dönenbay!? diye ötermiş.?
Mankurt efsanesinde olduğu gibi, milli ve manevi değerlerini, hafızalarını yitirmiş ?mankurt? aydınlara kimliklerini hatırlatacak belki öz Nayman Anaları da yok artık. Ama biz, bilerek milletine ihanet etmeyen, tam mankurtlaşmamış, evden kaçanlara yürek evlerine ve kimliklerine dönmeleri için gönül kuşlarıyla haber salalım:
?Kim olduğunu biliyor musun? Deden Alparslan´ı, Osman Gazi´yi, Fatih´i, Yavuz´ u; Ahmet Yesevi´yi, Mevlana´yı, Yunus Emre´yi, Şeyh Edebalı´yı, Hacı Bektaş Veli´yi, Gazali´yi, İbni Sina´yı, Eviya Çelebi´yi; Fuzuli´yi, Karacaoğlan´ı, Köroğlu´nu, Dadaloğlu´nu, Yahya Kemal´i, Necip Fazıl´ı, Âşık Veysel´i, Mehmet Akif´i, Arif Nihat Asya´yı, Sezai Karakoç´u tanıyor musun? Dönen Baylar, Dönen Baylar! Dönün Baylar!?