Masal Okur musunuz?

Çocuklar ve gençler, düşünce dünyasını değil de hayal dünyasını tercih eder. Gerçeğin sertliğinden kaçarlar. Zorlukları yaşarken, sığınacağı yer olarak görür masaldaki adsız ve adressiz yerleri. Karanlık ormanlar, tehlikeli ve sarp dağ yamaçları, ejderhaların saklandığı mağaralar ve kimsesiz tenha yerler ilginç gelir.

Devler ve cinler tuzak kurmuştur masaldaki kahramana. En küçük oğlan vardır sınavı geçecek. Akılca zengindir, ama mal mülk olarak fakirdir. Gözü toktur ve cesurdur. Maddi güçsüzlüğüne aldırmaz. Bir de dünya güzeli kız vardır bir başka masal kişisi. Tehlikeye düşmüştür. Kurtulmayı bekler. İnsan eti yiyenlerin, yani yamyamların eline düşmüştür.

Kurtarıcı nerede, sorusunun cevabını beklerken, merak artar. Gerilim başlar. Okuma zevki, yapışır gencin ve çocuğun hayal dünyasına. Masaldaki olayların geçtiği adsız yerin sınırlarından dışarı istese de çıkamaz. Acıma duygusu kabarır ve zorda olanı kurtarmak için çareler arar. Masal kahramanının kurtarma işi düşmanı yenmesidir ve acele etmelidir.

Okuyucu genç veya çocuk severek okuduğu masal kişilerini daha yakın bulur kendine. Hemen ikiye ayırır onları olumlular ve olumsuzlar, diye. Kahramana benzetir kendini, özenir ona. Ve onun kişiliğiyle özdeşleşir. Masal dünyası düşmanlarını yakalasa kendisi yok edecektir.

Çocukluk ve gençlik zamanı masal okuma çağıdır bence. Gerçi ben çocukluktan kurtulamadığımdan mı ne, hâlâ masal okumaya devam ediyorum. Rahatlatıyor beni. Yalancıların, düzenbazların, hırsızlığı marifet sayanların arasında yaşamanın zorluğundan kurtuluyorum. Çevremde olup biten olumsuzluğu ancak bu yolla kovabiliyorum.
Çocukluğumdaki yaşlıların olgunluğunu ve örnekliğini okuduğum masallarda arar oldum.

Türk´ün masal dünyası zengin bu noktada, Doğu, tarihin masal ülkesi olarak bilinmekte zaten. Okumanın zevkini çıkartmak isteyen genç ve çocuk dünyasına girmesini istediğim masalları büyükler de okumalı. Günümüz insanı, çarpık şehirleşme ve bozuk hayat tarzı tuzağına yakalanmış olduğundan hayal dünyalarını zehirlemişlerdir. Şehir insanında ilişkiler ağı çürümüştür veya çürütülmüştür. Geleceğe milleti taşımasını istediğimiz gençlik gerçek dünyada zehirlenmeden önce masal, sonra mitoloji rotasına girerek hayal dünyalarını kurmalıdır. Çağın mitolojisi, ?Önce kendi ülke insanından başlayarak devamında başka dünya ülke insanlarına savaşın dışında hayat yaşanırsa insanlık huzur bulur,? prensibini harmanlayan düşüncedir.

Unuttum sormasını size. Siz masal okuyor musunuz?