Melali buluyorum yağmurun dudaklarında;
Rahmet yerine hüzün dökülüyor yaşlarıma toprağa.
Yüreğim bir yanardağ gibi delirdiğinde,
Melali buluyorum yağmurun dudaklarında.
Bir şiir doğuyor bu gece
Mumların iksirli alevinden
Pervaneler dönüyor etrafında ateşin
Hasretle yanıyor narına ateşin
Aşka ram oluyor gönlüm
Gecenin yansıyan perdesinden
Bir gönül iniltisiyle irkilirim
Gecenin sonsuz maverasından
Bir böceğin sesinden sezerim
Maveradan gelen haberi
Bilirim insanların sokaklar kadar soğuk
Mermer yüreklerden merhamet dileklerini
Gecenin kararan gölgesinde
Yollar ararız karanlığa söverek
Karanlığın kanını yudumluyor insanlarım
Güne gözlerini kapatıp arkasını dönerek
Yollar kayıyor ayaklarımın altından
Basmasın diye toprağına ayaklarım
İsyanların kendine umut olduğuna inananlar
Yolların hep O`na çıktığına inanmayanlar
Asrın yüreğinde kandan merhametler
Çocuklar gül rengini başka anlar olmuşlar
Dostları ağyar yerine koyarak
İnsanlarım her dem demden dem vururlar
Başını dik tutup
Karanlığa meydan okuyan kalmamış
Belleri iki büklüm yiğitlerimiz.
Dağ gibi bir zeybeğimiz, bir çınarımız kalmamış
Kurşunumu başa çekmem karanlığa
Nasılsa gün doğacak birazdan
Güneş balçıkla sıvanmaz biliyorum
Bir gün batarsa, bin gün doğar biliyorum.
Ve melali buluyorum yağmurun dudaklarında;
Rahmet yerine hüzün dökülüyor yaşlarımla toprağa.
Yüreğim bir yanardağ gibi delirdiğinde,
Melali buluyorum yağmurun dudaklarında