Bugün, 25 Nisan 2024 Perşembe

Seyfi GÜNAÇTI


Ne dediler? (2)


?Her gün, her saat, hangi üniformayı taşırsa taşısın gençlerimiz? ölüyor.? (Milliyet, 07.9.2015)
Bunu kim söylemiş?
Selahattin Demirtaş. HDP Genel Başkanı. Dağlıca saldırısında 16 askerin haince şehit edilmesi üzerine konuşuyor. ?Bunda ne var?? diyeceksiniz. İlk bakışta bir şey yok gibi görünüyor. Lakin dikkatle incelediğinizde Demirtaş´ın; vatanın bekçisi Mehmetçikle, Mehmetçiği haince şehit eden terörist PKK´lıları bir tuttuğunu görüyorsunuz. ?Hangi üniformayı taşırsa taşısın?mış? Teröristin sırtındaki çaputa sen üniforma mı diyorsun be adam! Eğer o üniforma ise, ?kimin üniforması?? onu da söyle de maksadın tam olarak ortaya çıksın. Demirtaş, ?Unutmayacağız? demişti. Biz de unutmayacağız!
* * *
Ve son densizlik: ?PKK terör örgütü değildir.? (15.10.2015)
Bunu söyleyen kim?
Bir adalet kurumunun başındaki şahıs; Diyarbakır Baro başkanı Tahir Elçi.
CNN Türk´te Ahmet Hakan´ın sunduğu ´Tarafsız Bölge´ proğramında bu saçmalığı sarf eder etmez, proğram konukları MHP milletvekili Uygar Aktan ve CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Tezcan´dan çok sert tepkiler alıyor. Gazeteci Nevzat Çiçek de, ?Bu kadar da olmaz? diyerek tepkisini dile getiriyor. Ahmet Hakan da, ?PKK´nın, bütün dünyanın tanıdığı bir terör örgütü? olduğunun altını çiziyor!
Fakat ne olursa olsun laf bir kere ağızdan çıkmıştır. Onu tekrar ağzına tıkayamaz. Kaldı ki bu zat geri adım atmıyor, ?Sözümün arkasındayım? diyebiliyor. O kişi için de artık ?Takke düşmüş, kel görünmüştür.?
* * *
Hep can sıkıcı, sinir bozucu, insanı hiddetlendirici sözde söylemlere yer verdik. Bu ülkede güzel şeyler de oluyor. Biraz da olumlu şeylerden bahsedelim. İnsanımızın rahatlamaya ihtiyacı var.
18 Ekim Pazar günü Kapadokya gezisinden Zonguldak´a dönen bir otobüs Aksaray´da bir TIR´a çarptı. Kazada 3 yaşındaki bir çocuk öldü, 42 kişi de yaralandı. Yazımıza konu olan olay ise yaralıların gösterdiği diğerkâmlıktı.
Sağlık ekibi gelmiş yaralıya müdahale ediyor, onu sedyeye taşımak istiyorlar. Ama yaralı kendi derdini unutmuş, o anda bile arkadaşını düşünüyor;
?Ben iyiyim, siz acilleri götürün? diyor.
Duygulanmamak mümkün mü?
* * *
Sırası gelmişken geçen yıl meydana gelen Soma maden kazasında sedyeye oturma eylemi(!) yapan yaralı işçimizi hatırlayalım. Kazadan yaralı kurtarılan işçiyi görevliler sedyeye yatırmak istiyorlar. Fakat o da kendinin değil, devletin sedyesinin derdinde! Çamurlu çizmelerini işaret ederek;
?Çizmelerimi çıkarayım mı? Sedye kirlenmesin? diyor.
Gözyaşlarınız ne durumda?..
* * *
ABD´de yaşayan Prof. Dr. Aziz Sancar 2015 Nobel Tıp ödülüne lâyık görüldü. Haber duyulur duyulmaz bazıları ellerini ovuşturmaya başladı. Aziz Sancar Mardinli ya, ?Ben filancayım? diyecek ve onlar da kendilerine pay çıkaracaklar. Fakat Aziz kardeş onların heveslerini kursaklarında bırakıyor. BBC´nin kendisini telefonla aramasını şöyle anlatıyor:
?Telefon açtıklarında ´Arap mısınız, kısmen mi Türk´sünüz´ diye sorarak saygısızlık yaptılar. BBC´ye söyledim, ´Arapça konuşmuyorum, Kürtçe konuşmuyorum, ben Türküm´ dedim. Ben Türküm, o kadar." (Milliyet, 8.10.2015)
Tebrikler Sayın Sancar. Teşekkürler Sayın Sancar?