Bugün, 24 Nisan 2024 Çarşamba

Yılmaz İMANLIK


NEHİR

NEHİR


 

Sürekli kayalara çarpan serseri bir nehir miyim?

Kafiyeleri öpüşemeyen kara sevdalı bir şiir miyim?

Gönlümün derin vadilerinde durulmayan bir su gibi

Yüce dağların tepesinde ahı duyulmayan rüzgâr gibi

Yalnızca kendi gözlerimi büyüleyen bir sihir miyim?

 

Hep kayalar çağırır beni, şöyle akamam bir başıma

Sevgi taşıyan gemiler bir türlü süzülemez gözlerimde

Korsanlar gülüp geçer kendimle olan nedensiz savaşıma

Hele bir coşmayıvereyim, boğazımı sıkar sarp geçitler

Önümü kesmek için yarışır acılardan örülü çitler.

 

Her damlası acı yüklüdür çağlayanlarımın, kimse bilmez

Köpüren sessiz çığlıklardır çaresizliğin girdaplarında

Bazen yosunlar anlar beni, anlarım onlar da hiç gülmez

Dalından düşen yapraklar kümeleşir avuçlarımda

Birlikte sürüklenip gideriz, gözyaşımızı kimse silmez.

 

Denizlerim hep uzaktır benim, uzaktır vuslatlar

Deniz hasretiyle başka iklimlere dağılır kollarım

Susuzluktan çatlayan topraklar esir alır serinliğimi

Sevgisizlikten kuruyan dudaklar aşk sanıp içer beni

İçimdeki çağlayanları tek başıma taşıyamam

Zoru görünce gönlümü terk eder bütün ırgatlar…

 

Y.İmanlık,03.02.2014