Türkiye gibi dinamik bir ülkede gündem çok hızlı değişiyor. Gündemi takip etmek kimi zaman imkansız hale geliyor. Gündemin dışında da kalmak doğru olmuyor.
Şairin dediği gibi “ne zamanın içindeyiz; ne de tastamam dışında.”
Düne kadar huzur ve huşu içerisinde oruçlarımızı tutarak mübarek Ramazan`ın verdiği güven ve huzurla bayram yapmaya çalıştık. Tam manasıyla bayram yapabildik mi? Gönül rahatlığıyla bayram yapabildik diyebiliyor muyuz?
“Bütün Müslümanlar bir vücudun azaları gibidir. Bir aza acı çekerse bütün vücut acı çeker” buyurulmuştur.
Filistin` deki Müslüman kardeşlerimiz zalim İsrail`in bombaları altında inim inim inlerken biz nasıl huzur içinde bayram yapabiliriz?
Bazı yorumlarda Filistinli Müslümanların kendi yaptıkları hataların bedelini ödedikleri söyleniyor. Bu doğru olsa bile yapılan zulmü haklı kılabilir miyiz?
Savaşın da bir asaleti vardır.
Savaş esnasında sivillere, ağaçlara denelere, çocuklara, yaşlılara, atmosfere zarar verilemez. Mert düşman bu kurallara riayet eder. Kutsal gün ve gecelere haysiyet gösterir.
Zalim İsrail böyle mi yapıyor?
Yıllardır seyrediyoruz. İsrail hep Ramazanda, bayramda saldırıyor. Acımasızca çocukları, bebekleri, yaşlıları katlediyor.
Mübarek Kadir gecesi, camide ibadetle meşgul binlerce müslümanın üstüne bomba yağdırıyor. Hiç acımıyor. Saldırılarının devam edeceğini söylüyor. Bir de utanmadan savunma hakkımı kullanıyorum diyor. Ağa babaları da hemen onaylıyor.
İnsanın aklına ister istemez “küfür tek millettir” ilahi emri geliyor. Küfür hemencicik zulümde ittifak ediyor. Biz ise hala birbirimizle cebelleşiyoruz.
Küfür tek milletse acaba Müslümanlar kaç millet?
Bırakın elimizle, dilimizle zulme mani olmayı, gönül huzuruyla, kalben buğuz bile edemiyoruz. Bunu bile bize çok görüyorlar.
Ortada bir gerçek var. Bir tarafta zalim İsrail; öbür tarafta mazlum Filistin.
İmanımızın en zayıf noktası olan kalbimizle zalime buğuz edeceksek nasıl müslümanız diyebiliyoruz?
İsrail neden Müslüman dünyasının protestosundan çekinmez? Zulmünü artırdıkça artırır.
Ufacık bir köy yerinde bile birine haksızlık yapılacağı zaman arkasından çekinilir. Zalim, hesabını kitabını yapar, ona göre davranır.”Ağabeyime söylerim” hala geçer akçedir.
Filistinlilerin abisi de mi kalmadı? Nedir bu zulüm? İnsanın ağırına gidiyor. “Masum bir insanı öldürmek, bütün bir alemi öldürmek gibidir.”
Oysa her gün gözümüzün önünde binlerce mazlum insan öldürülüyor ve biz hiçbir şey yapamıyoruz. Bari hiç olmazsa kalbimizle buğuz edelim. Fazla uzun sürmez. Zulümle abat olanın sonu berbat olur.
O günler yakındır.
İşte o zaman bizim için gerçek bayram olacak. Zalimin zulmü varsa mazlumun da Allah`ı vardır.
Sağlıcakla kalın.
