Bugün, 18 Nisan 2024 Perşembe

Selim EROĞLU


RENAN MÜDAFAANAMESİ


Büyük vatan şairi Namık Kemal´in bana göre en önemli eserlerinden birisi de <

Yıllardır itiraf edeyim yanlış bir uygulama yapıyoruz. Şöyle ki yazarların,şairlerin isimlerini ezberleyip geçiyoruz. Öğrencilerimizin edebiyat bilgilerini bununla ölçüyoruz. Bizzat eseri okuma ve okutma cihetine gitmiyoruz.Bu çok yanlış, asıl olan bizzat eseri okumak ve okutmak olmalı. Çünkü bilgi sahibi olmadan fikir sahibi olunamaz.

Ben, bunu şahsım adına tersine çeviriyorum. Kafama takılan bir kitabı ne edip edip temin ediyorum ve okuyorum. Okudukça da bilgisizliğimin farkına varıyorum.

Şu ana kadar Namık Kemal´in Renan Müdafaanamesi´nden sadece ismen haberdardım. Kitabın içeriği hakkında hiçbir malumatım yoktu.

Kitabı kısa zamanda temin ettim. Bir solukta okudum. Namık Kemal´e saygım ve hayranlığım arttı. Bir şey yapamamanın mahcubiyetiyle kendimden utandım. Eserin muhtevasını sınıflarda öğrencilerimle paylaştım. Bilvesile sizlerle de paylaşmak istedim.

Bundan tam 133 yıl önce 1883 yılında Fransız filozoflarından Ernest Renan adında birisi Sorbon Üniversitesinde 40 sayfalık ´İslamiyet ve Bilim´ konulu bir konferans verir.

Renan bu konferansında İslamiyet´in bilime,kültüre,eğitime,felsefeye,ilerlemeye ve gelişmeye ,tam bir Oryantalist tavrıyla, mani olduğunu iddia eder.

Renan´ın bu tavrı başta Fransa´da ve İslam karşıtı bütün Avrupa ülkelerinde büyük rağbet görür. Konferansın tam metni gazetelerde yayınlanır. Çoğu yazar bu metinden alıntılar yaparak olaya balıklama atlar. Dinimize karşı düşmanlık bir çığ gibi dalga dalga büyür.

Namık Kemal o sıralarda Midilli mutasarrıfıdır. Fransızca bilmektedir. Hadiseden haberdar olur ,basını takip eder.Namı k Kemal bir din alimi değildir,hoca değildir,müftü değildir,ama samimi bir Müslümandır. Müslümanca bir tavır ortaya koymak zorundadır. Haksızlıklar karşısında susup dilsiz şeytan durumuna düşmek istemez.

Dinimize karşı kasten yapılan bu kötülüğü kalemiyle def etmeyi kafasına koyar.İlk önce bütün dini eserlerin bulunduğu bir kütüphaneye kapanıp okkalı cevaplar vermek ister. Renan´ın saçmalıklarını tekrar okuyunca bundan vaz geçer ve ´mevcut bilgi birikimimle de cevap vermeye muktedirim´ der; 56 sayfalık bir cevabi metin hazırlar. Hazırladığı metni başta Renan´a, Sorbon üniversitesine ve Fransız gazetelerine gönderir. Türkiye´de gazetelerde tefrika eder.

Namık Kemal bu eseri adeta bir ibadet ruhuyla yazdığını söyler.Şunu ilave eder ´Bu eseri yazmakla Renan´ı gönlümün istediği gibi tepeliyorum.´ diyerek mutluluğunu söyler.

Evet Namık Kemal eseri okuduktan sonra Renan´ı gönlünce tepelemiş ve onu iyi bir benzetmiş.

İslamiyet´in gelişmeye,ilerlemeye,felsefeye,eğitime,bilime,kültüre engel olmadığına dair ayetlerden,hadislerden,tarihten geniş misaller vermiştir.

Asıl gelişmeye ve ilerlemeye mani olanın Batı düşüncesi olduğunu delilleriyle ortaya koymuştur.

Bundan sonra ne mi olmuş?

<

Namık Kemal Renan´a bu cevabını verdiğinde 43 yaşındaymış. O yaşta yabancı bir dil öğrenmek ve bunu en lüzumlu bir şekilde kullanmak bütün takdirlerin üstündedir.

Eseri okuduktan sonra Namık Kemal´e bir kez daha hayran oldum.

İşte küffara karşı cihat budur dedim. Kendi halimi sorguladım. Neticeyi yazmaya kalemim müsaade etmedi.

Eseri, sıfatı ve ünvanı ne olursa olsun her Müslüman´ın okuması gerekir.

Tavsiye ediyorum. Çünkü Renanlar bitmez.