Reyhan TİLBİ

İnsanın elindeki imkanları ,içinde bulunuduğu toplumun hizmetine yönelik harcaması için kurulur vakıflar.

TEMA(Türkiye Erozyonla Mücadele,Ağaçlandırma Ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı) da bunlardan biri.

TEMA´nın varlığını hep bilirdim de yakınlaşmam,temasım eğitim projelerim sayesinde oldu.Sonrasında eşimin ilçe sorumlusu olması bizi vakfın çalışmalarının içine daha çok girmemizi,detayları öğrenmemizi sağladı.Toplantıya katıldıktan sonra öğreneceğimiz daha pek çok şeyin olduğunu da farkettim.

Bir müslüman bir ağaç diker veya bir bitki ekerse ondan kuş,insan veya hayvan yerse bu onun için sadaka olur.(Hadis)

İyi işlerde birbirinizle yarışınız.(Bakara suresi,148)

Yukarıda paylaştığım hadis ve ayet,TEMA´ya neden gönüllü girip,çalıştığım ile alakalı tüm soruların cevabı olsun.

9-12 Ağustos tarihleri arasında TEMA´nın İstanbul Özyeğin Üniversitesindeki her yıl tekrarı yapılan Saha Koordinasyon Toplantısına katıldık.Türkiye´nin dört bir yanından gelen il temsilcileri,ilçe ve mahalle sorumluları ve genç TEMA liderleriyle yardımcılarının katıldığı bir toplantıydı bu.

Merak edenler için söyleyeyim,orada kaldığınız süre boyunca konaklama ve yemek masrafları TEMA´dan;geriye kalan bütün harcamalar-ulaşım dahil-cebinizden.

Özyeğin Üniversitesi´ne arabamızla ilk girdiğimizde kapıdaki güvenlik görevlisi ´´Tahsin TİLBİ,değil mi?´´diye sordu eşime.Anladık ki plaka numaramız önceden verilmiş.Yurt bölümünden içeri girdik.Bir masa etrafına dizilmiş görevliler karşıladı bizi.Biri imzamızı alırken diğeri içinde suluk,tişört,not defteri ve iki doğa bilimi kitabı bulunan bez torbayı verdi. Yaka kartlarımızı başka bir görevli,oda kartlarımızı da bir başkası verdi. Her bir ayrıntının ince ince düşünülmüş olması, kargaşa yaşanmadan,vakit kaybına uğramadan,önceden planlanmış ve bize bildirilmiş olan program akışına göre gideceğimiz alanlara bizim için bırakılan yönlendirme işaretleri ve bilgi notları ile gittik.

4 gün süren toplantıda yemek araları hariç bütün sürenin doldurulmasına rağmen her bir konuşmacıyı bütün salonun ilgiyle dinleyip izlemesi dikkatimi çekti.

Her sabah karşılaştığımız insanların gönüllü olsun,görevli olsun giyinişleri,geldikleri şehirler,muhtemelen yaşam felsefeleri farklı olmasına rağmen mütebessim şekilde birbirine ´´Günaydın!´´ demesi,yemek sırasında ´´Afiyet olsun!´´diyerek farklı masalara oturup tanışmaya çalışmaları dikkatimi çekti.

Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç ve diğer yönetim kurulu üyelerinin-ki pek çoğunun isminin önünde ´´Prof.´´ünvanı var-bizimle birlikte yemek sırasına girmesi,bizimle aynı masalara oturup yemek yemesi,bizimle aynı saatlerde toplantılara iştirak etmeleri,her bir konuşmayı sonuna kadar ilgiyle dinlemeleri dikkatimi çekti.

MEB Ar-Ge Ve Projeler Daire Başkanlığı Proje Birimi Sorumlusu Songül Koçer´in konuşmasının öncesinde ve sonrasında her bir konuşmacı katılımcıyı ilgiyle izlemesi,yemeğe kalması dikkatimi çekti

Yönetim Kurulu Başkanı Deniz Ataç´ın insanı rahatlatan,samimi bir ses tonuyla her konuşmasında ´´Türkiye´nin birlik ve beraberliğe çok ihtiyacı var,ne olursunuz birleştirici olun.´´cümlesini her fırsatta vurgulaması dikkatimi çekti.

Görünüm olarak komşudaki yaşlı teyzeye benzeyen,sonradan doçent doktor ve BAREM Araştırma şirketinin sahibi olduğunu öğrendiğim Pervin Olgun´un son güne kadar yaşına rağmen -diğer yönetim kurulu üyelerinin de olduğu gibi-programı bizimle beraber takip etmesi,son gün yaptığı konuşmada ´´Bugüne kadar pek çok sivil toplum örgütünde yer aldım.Ama buradaki gönüllü topluluğunu,çoğunluğu,enerjiyi hiçbir yerde göremedim.´´ demesi dikkatimi çekti.

Toplantıda açıklanan TEMA´nın gönüllü sayısının Türkiye´deki 50 ilin nüfüsunu geride bırakarak 720 binin üzerine çıkması ve Tükiye´nin en büyük sivil toplum örgütü olması dikkatimi çekti.